7 Temmuz 2018 Cumartesi

DEĞERLENDİRME TÜRLERİ

 Ä°lgili resim
DEĞERLENDİRME TÜRLERİ
Özel gereksinimi olan çocukların farkına varılmasında, tanılanmasında, uygun eğitim ortamlarına yerleştirilmesinde, programların hazırlanmasında ve ilerlemelerin izlenmesinde çeşitli değerlendirme teknik ve araçlarından yararlanılmaktadır. Bu araçlar çeşitli seviyelerde uzmanlık bilgisini ve deneyimini gerektirir. Bu yaklaşımların birçoğu eğitsel değerlendirmeyi gerçekleştirmek için kullanılır. Bu tekniklerin bazıları ise ilk değerlendirmede ya da programdaki başarıyı izlemek için, bazıları da tanılama ya da bir kuruma yerleştirme amacıyla kullanılır. Değerlendirme teknik ve araçları formal değerlendirme ve informal değerlendirme olmak üzere iki grupta toplanmaktadır (Alper, Ryndak ve Schloss, 2001).
Formal Değerlendirme ve Türleri
Formal değerlendirme, öğrencilerin çeşitli öğretim alanlarındaki durumlarının aynı yaş grubundaki diğer öğrencilere göre nasıl olduğunu belirlemek için kullanılır. Okullardaki formal değerlendirmenin amacı öğrencilerin okul programlarındaki düzeyini ve akademik ilerlemelerini, akranlarına göre karşılaştırmaktır. Bu tür değerlendirmeden elde edilen bilgilere dayalı olarak öğrenciler başarı durumlarına göre sınıflandırılır, okul ve programlara yerleştirilir ve ilerlemeleri izlenir. Formal testlerin hazırlanması, uygulanması, puanlanması ve sonuçlarının yorumlanması belirli kuralları uygulamayı gerektirir. Bu araçların uygulanmasında test kitapçıklarından yararlanılmaktadır. Testi uygulayan ve teste tabi tutulan bireylerin davranışları test kitapçıklarında yer alan kurallara uyularak gerçekleştirilir. Formal testler, daha çok çoktan seçmeli sorulardan oluşan, aynı anda çok sayıda kişiye uygulanabilen standartlaştırılmış araçlardır.
Standartlaştırılmış Başarı Testleri
Öğrenciler için eğitsel kararlar vermede en yaygın kullanılan araçlardan biri standartlaştırılmış başarı testleridir. Bu testler öğrencilerin akademik yeterliklerini ya da programdaki ilerlemelerini ölçmek için desenlenmiştir. Standartlaştırılmış testler norma dayalıdır, nicelikseldir ve karşılaştırmaya yöneliktir. Normu esas alan testler bir öğrencinin performansını aynı yaşta ya da aynı sınıf düzeyinde diğer öğrencilerin performans ortalaması ile karşılaştırır. Örneğin bir matematik testinde öğrencinin matematik performansı aynı yaşta ya da aynı sınıftaki öğrencilerin matematik performansı ile karşılaştırılır. Performans sonuçlarında yaş puanları, sınıf puanları, standart puanlar ve yüzdeler gibi sayısal değerler elde edilir. Örneğin, standartlaştırılmış bir matematik başarı testi sonucu, sekiz yaşındaki bir çocuğun, beş yaş altı
aylık bir çocuğun matematik becerilerine sahip olduğunu gösterilebilir. Standartlaştırılmış başarı testlerinin iki türü vardır. Bunlardan biri grup başarı testleri ve diğeri de bireysel başarı testleridir (Gürsel, 2007).
Grup Başarı Testleri: Standartlaştırılmış grup başarı testleri aynı anda büyük bir gruba uygulanabilen testlerdir. Öğretmenler tarafından sınıfa ya da programa girmesi gereken öğrencileri belirlemek istendiğinde uygulanan testlerdir. Bu testlerle öğrenciler programın ayrıntılarına girmeden sadece temel özellikleri dikkate alınarak değerlendirilir. Bu nedenle bu testler sadece tarama ölçümlerini gerçekleştirmek için uygulanır. Grup başarı testleri bilgi verici olsa da, öğrencinin eğitimi ile ilgili her türlü kararı vermek için uygun olmayabilir. Grup başarı testleri daha çok tarama amaçlı olarak kullanılabilmektedir.
Bireysel Başarı Testleri: Bireysel testlerde test veren ile alan yüz yüze ilişki içindedir. Bu nedenle bireysel testler bir uygulayıcı tarafından bir defada yalnız bir kişiye uygulanabilen testlerdir. Özel gereksinimi olan öğrencilerin değerlendirilmesinde daha çok bireysel başarı testlerinden yararlanılmaktadır. Örneğin, bireysel tanılayıcı matematik testi; sayılar ve sayılarla yapılan işlemler, geometri, ölçme ve veri öğrenme alanlarını içeren alt testlerden oluşur. Bu tür matematik testinde öğrencinin her öğrenme alanındaki performans düzeyini görmek mümkün olabilmektedir. Öğrencinin güçlü ve zayıf yönleri belirlenebilir. Bu nedenle bireysel başarı testleri genelde eğitsel kararlar vermek için kullanılabilir. Bireysel başarı testleri grup başarı testlerinden çok daha yararlı olmasına rağmen, yine de benzer konularda sorunları bulunmaktadır.
Psikolojik Testler
Psikolojik testler daha çok zeka ve öğrenme yeterliklerinin ölçümü ile ilgili testleri kapsar. Özel gereksinimi olan öğrencilerin başarı ve başarısızlık nedenlerinin zeka ve öğrenme yetersizliği ile ilgisi olup olmadığını tanılamak için kullanılır. Bu testler bu alanda deneyimi olan uzmanlar tarafından uygulanır ve elde edilen sonuçlar yorumlanır. Psikolojik testlerin genel amacı öğretim durumlarında öğrencinin öğrenmesini etkileyen temel yetenekleri ölçebilmektir. Bu yetenekler öğrencilerin test maddelerine verdikleri tepkilere dayalı olarak yorumlanır. Örneğin sözcük bilgisi, sayı bilgisi, anlama, kavrama, ayırt etme, genelleme önemli öğrenme yetenekleridir. Anlamayı test etmek için, öğrencinin verilen bir metni okuması ve okuduğu metin ile ilgili sorulara cevap vermesi beklenir. Daha sonra aynı yaştaki öğrencilerin ortalama
puanı ile karşılaştırılır. Bu karşılaştırma sonucunda öğrencinin performansı hakkında açıklama yapılır. Diğer yeterlikler de yaygın olarak psikolojik testlerle değerlendirilir.
Rehberlik ve araştırma merkezleri özel gereksinimi olan çocukların değerlendirilmesinde daha çok standartlaştırılmış testlerden yararlanmaktadır. Özellikle çocukların zihinsel işlevlerdeki düzeylerini belirlemek için Stanford-Binet Zeka Ölçeği, Wechsler (WISC-R) ve Uyumsal Davranış Ölçeği (ABS) gibi standartlaştırılmış ölçme araçlarını kullanmaktadırlar. Son yıllarda standartlaştırılmış test kullanımı, öğretim ve değerlendirme arasında uygun ilişkilerin kurulamaması nedeniyle eleştirilmektedir. Standartlaştırılmış testlerle elde edilen bilgiler, özel gereksinimi olan öğrencilere ne ve nasıl öğreteceğiz sorusuna yeteri kadar cevap verememektedir. Bu tür testler daha çok tarama, tanılama, yerleştirme ve gelişimin değerlendirilmesi amacı ile kullanılmaktadır.
İnformal Değerlendirme ve Türleri
İnformal değerlendirme, öğrencilerin çeşitli öğretim alanlarındaki işlevde bulunma düzeylerini belirlemek amacıyla gerçekleştirilir. Standartlaştırılmış testlerle elde edilen bilgiler, özel gereksinimi olan öğrencinin öğretimini planlamaya yeteri kadar katkıda bulunmaması nedeniyle pek çok eğitimci, standart testlere alternatif olarak informal değerlendirme ölçümlerini benimsemektedirler. İnformal değerlendirme testleri öğrencinin izlediği programla ya da gerçek dünyadaki görevleriyle ilgili performans ölçümlerini içerir.
İnformal değerlendirme daha çok doğal ortamlarda (örneğin; sınıfta, oyun alanında, spor salonunda, evde) ve rutin etkinlikler içinde (örneğin; grup etkinlikleri, oyun alanlarındaki sosyal etkileşim, kafeterya ve spor etkinliklerinde) gerçekleştirilir. Çeşitli ortamlarda ve rutinlerde belirlenen işlevde bulunma düzeyi bireyselleştirilmiş eğitim programlarının geliştirilmesine hizmet eder. Öğretmenler her gün sınıfta öğrencilerin davranışlarını gözlerken, yaptıkları çalışmaları ve ödevleri incelerken, yazılı kağıtları okurken, öğretim etkinlikleri ile ilgili görüşmeler yaparken, problem çözerken, verilen soruları cevaplandırırken informal değerlendirme tekniklerini kullanırlar.
İnformal değerlendirme teknikleri, öğretim ve değerlendirme arasında doğrudan bağ kurulmasına hizmet eder. İnformal değerlendirme teknikleri öğrencin var olan performansı hakkında bilgi edinilebilir, bu bilgiye dayalı olarak öğretim etkinliklerini planlayabilir. Öğretimin planlanması, uygulamanın etkiliği ve verimliliğine ilişkin veri toplamak amacıyla
çeşitli informal tekniklerden yararlanmak mümkündür. İlgili teknikler ve özellikleri ilgili bölümde tartışılmıştır.
Programı Temel Alan Değerlendirme
Programı temel alan değerlendirme ulusal normları esas alan standartlardan daha çok sınıf ya da okul programlarındaki amaçlara dayalı olarak öğrenci performansının değerlendirmesinde kullanılan bir yöntemdir. Programı temel alan değerlendirme, standart başarı testlerinin sınırlı yararlarına karşılık, alternatif bir yöntemdir. Programı temel alan değerlendirme, sınıfta öğretimi yapılan beceri ve kavramların ölçülmesi üzerinde durur. Bu tür değerlendirme ile öğrenciler, bir sınıfta, okulda akranları arasında öğrenme farklılıkları, normlar kullanılmadan karşılaştırılabilir. Değerlendirme sürecinde programda yer alan bilgi ve becerilerle, öğrencinin var olan bilgi ve becerileri karşılaştırılır ve öğrencinin programın neresinde olduğu belirlenir. Programı temel alan değerlendirme ile herhangi bir ders ile hangi öğrencilerin ne düzeyde desteğe gereksinimi olduğu belirlenebilmektedir.
Programı temel alan değerlendirmenin başka yöntemlere göre çeşitli avantajları vardır. Öğretmen; (a) öğrencinin beceri düzeyini, gönderme öncesi süreçte belirleyebilir, (b) beceri öğretimine nereden başlayacağına karar verebilir, (c) hangi becerilerde yeterli olduğu ve gelecekte hangi eğitim gereksinimlerine yer verilmesi gerektiğini araştırabilir, (d) sınıf öğretimi ile öğrencinin BEP’i arasındaki gelişimi izlemesi mümkün olabilir, (e) programda ve öğretimde gerekli olan değişiklikleri zamanında ve etkili bir şekilde yapabilmek amacıyla öğrencinin öğretimini sürekli olarak değerlendirebilir. Programı temel alan değerlendirme standart ya da ölçüt bağımlı ölçme araçları kullanılarak yapılabilir (Spinelli, 2002).
Ölçüt Bağımlı Değerlendirmeler
Ölçüt bağımlı değerlendirme öğrencinin performansını başka öğrencilerin performansı ile karşılaştırmak yerine, öğrencinin ölçülen alanda listelenen amaçlardaki yeterliliği belirlenmeye çalışılır. Bu nedenle bireyselleştirilmiş eğitim programlarının geliştirilmesi için elverişlidir. Genel eğitim hizmetlerinden yeteri kadar yararlanamayan öğrenciler için ölçüt bağımlı değerlendirme bir alternatif değerlendirme olarak düşünülebilir. Ölçüt bağımlı testler, değerlendirme ve öğretim arasında sıkı bir bağlantı kurulmasına yardımcı olur. Ölçüt bağımlı testler, uzman ya da öğretmen yapımı olabilir. Öğretmen yapımı ölçüt bağımlı testler genelde öğrencilerin programda yer alan önemli beceri ve kavramlara dayandırılır.
Ölçüt bağımlı testlerin pek çok olumlu özellikleri bulunmaktadır. Öncelikle, belirli beceri ve kavramların değerlendirilmesi yapılır. Öğrencinin belirli bir alandaki yeterliklerini ve yetersizlikleri açıklanır. İkinci olarak, bir öğrencinin performansı ile bir başka öğrencinin performansı karşılaştırılmaz. Üçüncü olarak öğrencinin gelişimi devamlı olarak izlenebilir. Öğrencinin öğretim öncesi, öğretim anı ve öğretim sonrasında performansı belirlenebilir. Dördüncü olarak, öğrencinin gereksinimlerine göre belirlenen amaçların ne düzeyde gerçekleştiğinin değerlendirilmesine izin verir. Son olarak test maddeleri ve performans ölçütü doğrudan ölçülebilir ve gözlenebilir olduğundan geçerlik ve güvenirlikleri yüksektir (Gürsel, 2006).
Öğrenci Ürün Dosyasının Değerlendirilmesi
Öğrenci ürün dosyası (portfolyo) öğrencilerin okulda, sınıfta ve evde yaptığı çalışmaları içeren bir gelişim dosyasıdır. Ürün dosyasında yer alan amaçlı işlerin ve çalışmaların incelenmesiyle, öğrencilerin gayretlerini, ilerlemelerini ve başarıların değerlendirmek ve belgelemek mümkün olabilmektedir. Bu ürünler yazılı, görsel ya da işitsel kayıtlar olabilir. Örneğin, öğrencinin resim yapması, resim boyaması, çizgi çizmesi, verilen yazıları kopya etmesi, problem çözmesi, örüntü ve süsleme yapması, çıkardığı seslerin kayıt edilmesi gibi. Bu ürünler öğrencilerin hem öğrenme sürecini hem de öğrenme performansını gösterir.
Bireye özgü ürün dosyaları, öğrencinin yaşına, yeteneğine ve çalışma alanına göre çeşitlilik gösterir. Ürün dosyaları; (a) belli bir zaman içinde toplanmış çalışma örneklerini, (b) çeşitli ortamlar ve koşullar altında geliştirilmiş öğrenme ürünlerini, (c) doğal ortamlarda gerçekleştirilen görevlere ilişkin ürünleri, (d) öğrencinin ürün tercihlerini ve (e) öğretmenin ürünlere ilişkin yaptığı değerlendirmeleri içerir (Taylor, 2009).
Öğrenci ürün dosyası akranlarla, ailelerle, yöneticilerle, öğretmenlerle ve öğrenci ile birlikte sorumlukların paylaşımı ve çalışmaların değerlendirilmesine hizmet eder. Öğrenci ürün dosyası değerlendirilmesi tüm öğrencilerle kullanmak için uygun olduğu gibi özellikle geleneksel araçlarla ölçme ve değerlendirme yapılamayan öğrencilerin değerlendirilmesinde işi kolaylaştırır. Yetersizliği olan öğrenciler için öğretim etkinliklerin planlanmasında ve ilerlemelerin izlenmesinde önemli bir araçtır.
Beceri Analizi
Beceri analizi, bir beceriyi oluşturan temel ve alt becerileri belirlemek için kullanılan bir informal değerlendirme tekniğidir. Beceri analizi, öğretmenin, karmaşık bir becerinin öğrenilmesini kolaylaştırmak amacıyla, öğretimi hedeflenen beceriyi küçük adımlara ayırması yoluyla yapılır. Beceri analizinin öğretim sürecindeki işlevi, karmaşık becerileri öğretilebilir bileşenlerine ayırmaktır. Beceri analizini gerçekleştirebilmek için öncelikle öğretilmesi ve değerlendirilmesi gereken beceri ve kavram belirlenir. Daha sonra bu becerinin önemli bileşenleri ölçülebilir ve gözlenebilir alt basamaklara ayrılır. Son olarak da her bir basamak da yer alan alt becerilerin belirlenmesi ve beceriler arasında aşamalılık ilişkisinin kurulması gerekir.
Beceriler psiko-motor (örneğin, makasla kağıt kesme, çorap giyme vb.) ya da bilişsel nitelikte (örneğin, temel toplama işlemi, harita bilgisi vb.) olabilir. Becerinin niteliğine göre beceri analizinde benimsenecek yaklaşımlar farklılaşabilir. Psikomotor beceriler becerinin yapılışının gözlenmesi yoluyla yapılabilirken, bilişsel becerilerin analizinde deneyimli öğretmenler ya da bu becerilerin çocuklarda gelişimini ortaya koyan araştırma bulguları ve kitaplardan yararlanılmalıdır. Beceri analizi, becerilerin yapılış sırasına (örneğin; çamaşır makinesini kullanma), gelişim aşamalarına (örneğin; yürüme öncesi beceriler, yürüme becerileri) ve güçlük düzeylerine (örneğin; tek basamaklı işlemlerden çok basamaklı işlemlere doğru) göre yapılabilir.
Doğrudan Gözlem
Gözlem, öğrenci performansının doğrudan değerlendirilmesinde objektif ve yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. Öğretmenler sadece öğrencinin ne yaptığını değil aynı zamanda sınıfta neyi, ne zaman ve niçin yaptığını da gözlemek ihtiyacındadır. Gözlem, belirli bir ortamda ve zamanda öğrencinin hareketlerini ve davranışlarını doğrudan izlemeyi, dinlemeyi ve kaydetmeyi içerir. Gerek okul ortamlarında gerekse daha farklı ortamlarda çocukların temel akademik, günlük yaşam, eğlenme ve boş zaman, iletişim, sosyal, motor ve işlevsel becerilerin ölçülmesinde bu tür değerlendirmeden yararlanılabilmektedir. Gözlemler, ev ve sınıf gibi öğrencinin yaşadığı ve öğrenim gördüğü doğal ortamlarda kullanılabilmektedir.
Öğretmen ya da ekip üyeleri gözlemi gerçekleştirmeden önce, gözlemin amacını, neyi gözlemek istediklerini ve gözlemin ne zaman yapılacağını açıklamalıdır. İlk yapılacak iş gözlenecek davranışın tanımlanmasıdır. Tanım açık, anlaşılır ve ölçülebilir olmalıdır. Örneğin, öğrencinin sınıf içinde dolaşması, verilen bir görevi yerine getirmesi, arkadaşları ile iletişimi
gibi davranışlar farklı gözlemciler tarafından da aynı şekilde anlaşılmalıdır. İkinci iş, hedef davranışın nasıl ölçüleceğidir. Bir davranışın sıklığı ölçülebilir ve gözlenebilir. Örneğin çığlık atma, eşya atma, arkadaşlarının eşyalarına zarar verme davranışlarının sıklığını ölçebiliriz. Eğer bir davranış sık meydana gelmiyor ama meydana geldiği zamanda uzun sürüyorsa, bu davranışların süresini belirlemek daha uygundur.. Ağlama, sınıfta dolaşma, masanın altında oturma gibi davranışların da süresini belirlenir. Üçüncü olarak, hedef davranışı temsil edici bir örnek sağlamak için ne kadar davranışın ne kadar süre gözlenmesi gerektiğine karar verilmelidir. Örneğin, çığlık atma davranışının sayısını ya da ağlama davranışının süresini gözlerken, tek bir gözlem oturumu yeterli bilgi vermeyecektir. Sözkonusu davranış farklı oturumlar da gözlenerek gereken bilgiler kaydedilmelidir.
Görüşmeler
Görüşme yüz yüze yapılan sözel bir etkileşimdir. Genellikle, görüşmeci görüşme yapılan kişiden öğrencinin özgeçmişini, gözlemlerini, deneyimlerini öğrenir. Görüşmeler anne baba, öğretmen ve öğrenci ile yapılabilir. Örneğin anne ile yapılan görüşmede, öğrencinin sağlık durumu, eğitim özgeçmişi, ev içinde karşılaştığı güçlükler öğrenilebilir. Bu teknik, ailenin öğrencinin eğitimine katılımını sağlar.
Hata Analizi
Hata analizi, öğrencilerin okuma yazma ve matematik alanlarında verilen görevlerde yaptıkları hataları ve güçlük alanlarını belirlemek için çalışma örneklerini inceleme tekniğidir. Bu teknik öğrencilerin akademik performans düzeyinin belirlenmesinde ve BEP’in geliştirilmesinde öğretmenlere önemli katkılar sağlar. Hata analizi, öğretmenlerin öğrenciler tarafından yapılan hata örüntülerini ve nedenlerini belirlemelerine ve öğrencinin düzeyine göre öğretimi yeniden planlamalarına yardımcı olmaktadır. Hata analizi dikkatsizlik ya da rasgele hatalardan daha çok, öğretimin yetersizliği nedeniyle, öğrenilemeyen kavram ve kuralların belirlenmesi üzerinde odaklaşır. Örneğin, öğrencilerin matematik işlemlerinde yaptıkları hataları doğru ve yanlış diye iki gruba ayırmak onların performansını belirlemede yeterli değildir. Bu nedenle öğrencilerin yaptığı hatalar analiz edilmeli, hatanın türü ve nedenleri açıkça belirlenmelidir.
Kontrol Listeleri
Kontrol listeleri, öğrencilerin akademik ya da gelişim alanlarındaki becerileri ölçmek için kullanılan informal değerlendirme tekniğidir. Kontrol listeleri programa dayalı olarak hazırlanacağı gibi, bir gelişim alanına ya da bir beceriye yönelik olarak da hazırlanabilir.
Programı temel alarak hazırlanan kontrol listeleri, öğretmene programda bulunan her eğitsel amacı gözden geçirme ve öğrencinin ulaştığı program amacını belirleme olanağını verir (McLoughlin ve Lewis, 1994). Kontrol listeleri ya daha önceden hazırlanmış olan listelerden seçilebilir ya da öğretmen tarafından geliştirilebilir. Öğretmenler kontrol listeleri geliştirirken, öncelikle öğrenciye uygun gelişim alanı ya da beceri seçer. Daha sonra araştırmaya dayalı olarak kontrol listelerinde yer alacak maddeleri açık ve belirgin olarak tanımlar. Son olarak hazırlanan formu kontrol eder ve uygulamaya koyar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder