Antibiyotiklerin kullanımıyla ilgili bir çok söylentiden biri de meyve ile antibiyotik kullanılmayacağıdır. Peki bu gerçekten doğru mu?
Antibiyotikler, enfeksiyonları tedavi etmek için doktorlar tarafından sıkça önerilen ilaçlardandır. Hastalıklarla sebep olan mikroorganizmaları öldürerek etkili olurlar. Ancak kullanımlarıyla ilgili birçok yanlış bilinen ve bilinmeyen unsurlar da mevcuttur. Antibiyotiklere doktor tavsiyesi olmadan sıkça başvurulabilse de virüslerin sebep olduğu hastalıkları tedavi etmeyeceği unutulmamalıdır.
Antibiyotikleri aynen reçete edildiği gibi kullanmak gerekir. Özellikle önerilen dozu tam olarak bitirmemek vücutta dirence yol açabilecek ve ilerideki kullanımların etkisini zayıflatabilecektir.
Antibiyotiklerin kullanımıyla ilgili bir başka unsur da yemek ilaç etkileşimidir. Bazı gıdaların antibiyotik ile alınmaması önerilir ve bunların arasında mevye ve meyve suları da vardır. Antibiyotik ve meyve tüketimiyle ilgili doktor tavsiyesine başvurmak ilacın etkisi ve hastalığın tedavisi açısından göz ardı edilmemelidir.
Bazı antibiyotikler, özellikle siprofloksazin, tetrasiklin ve doksisiklin içerenler sadece boş mideye alındıklarında tam etki gösterirler. Bu da yemekten iki saat önce veya yemek yedikten iki-dört saat sonra alınmaları gerektiği anlamına gelir. Dolayısıyla meyve de yememek gerekecektir.
Çoğu antibiyotiği meyve suyuyla almak da önerilmez, en doğrusu bolca suyla birlikte almak olacaktır.
Tetrasiklinin dahil olduğu bazı antibiyotikler eğer bol demir içeren gıdalarla alınırsa vücut tarafından iyi bir şekilde emilemezler. Kuru üzüm, kuru kayısı, kuru incir, erik ve erik suyu demir içerir ve antibiyotikle yakın zamanda tüketildiklerinde ilacın etkisini önemli derecede azaltabilirler.
Siprofloksazin gibi bazı antibiyotiklerde ise aynı sorun kalsiyum ile görülür. Bu daha çok süt ve süt ürünlerini ilgilendirse de bazı meyve sularının kalsiyum ile güçlendirildiği unutulmamalıdır.
Antibiyotik ve meyve ilişkisinde greyfurt ve ananas da dikkat edilmesi gereken gıdalardandır. Greyfurtun kolesterol düşürücü birçok ilaçla etkileşime girdiği bilinir ama en azından bir antibiyotik ile de etkileşimi olmaktadır. Zatürre tedavisinde kullanılan eritromisin alırken greyfurt tüketmek vücudun ilacı atma hızını yavaşlatır bu da ilacın etkisini artırırken, potansiyel yan etkilerini de artıracaktır. Ananasta bulunan bromelayn da amoksisilin adlı ilaç maddesi üzerinde benzer bir etki yapmaktadır.
Zatürre, deri ve kan enfeksiyonları tedavisinde kullanılan bir antibiyotik olan linezolid maddesi ise vücudun tiramin seviyelerini düzenlemesini zorlaştırabilir. Dolayısıyla tiramin içeriği yüksek,sosis, peynir gibi fermente yiyeceklerin ve çok olgun meyvelerin tüketilmesi,tiramin seviyelerini sorunlu hale getirerek tansiyonun çok yükselmesine yol açabilmektedir.
Kaynak : Pembe nar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder