AĞAÇ TESTİ
Ağaç testi de, İnsan Resmi Çiz testinde olduğu gibi, deneğin
yapılandırdığı bir resmi, psikanalitik semboller aracılığıyla yorumlamayı
amaçlıyan projektif bir tekniktir. Emile Junker tarafından ilk kez ileri
sürülmüş ve İsviçre'de Lucerne Deneysel Psikoloji Enstitüsü'nde, K. Koch
tarafından geliştirilerek standart temellere oturtulmuştur.
Testin malzemesi, normal büyüklükte bir kâğıt ve bir kurşun
kalemden ibarettir. Test uygulanacak çocuğa: «Bir ağaç resmi çiz, ama bu bir
çam ağacı olmasın!» denir. Çam ağacı, birbiriyle simetrik düşen kenarlarla
temsil edildiğinden, psikanalitik yoruma olanak tanımaz. Resim yapılıp
bitirildikten sonra, resimdeki ağacın gövdesine, dallarına, yapraklarına,
meyvelerine, resmin sayfadaki yerine bakılarak belirli kurallar çerçevesi
içinde değerlendirme yapılır. Bu kurallar ve ölçüler, daha önce yapılan araştırmalara
dayanılarak standartlaştırılmış yüzlerce özelliği kapsamına alır. Doğal olarak
bunların ayrıntılarına girmeye olanak yok. Ancak temel görüş ve esas
prensiplerle birlikte verilecek örneklerin yeterince açıklayıcı olacağına,
okuyucunun yararlanmasına olanak sağlayacağına inanıyoruz.
Deneğin yapmış olduğu ağaç resminde:
•
Yukarıya
doğru yükselen her şey düşünsel etkinliklere
kanıt sayılır.
•
Aşağıya doğru inen her
şey, bilinçaltı eğilimlere yönelişin,
içgüdülerin ve duyguların egemenliğinin birer işaretidir.
•
Kâğıdın
ortasından geçen dikey çizginin solunda kalan her şey, geçmişle olan bağıntıyı, anılara ve çocukluk yıllarına verilen önemi, içedönüklüğü, kişiliğin
olumsuz yönlerini belirtir.
•
Kâğıdın
ortasından geçen dikey çizginin sağında
kalan her şey, kişinin olumlu yönlerini, yeteneklerini,
başarılarını, düşüncelerini, geleceğe yönelişini, umut ve isteklerini
gösterir.
•
Ağacın
gövde başlangıcının, ana gövdeye oranla geniş tutulması, kavrama ve öğrenmede yavaşlığa,
•
Ağaç gövdesini oluşturan
çizgilerin, birbirlerine tam bir paralellikle yükselmesi itaatli ve uyumlu
oluşa, eğitsel zorluklar göstermeyişe,
•
Ağaç
gövdesinin kesik kesik çizgi parçacıklarından
oluşması, duygusal inceliğe, aşırı duyarlılığa,
duygusal kırılganlığa, bozuma uğratılmış olmaya,
•
Başlangıçtan uçlara doğru
kalınlaşan dallar duygusal kabalığa, incelikten yoksun davranışa kanıt
sayılmaktadır.
Yukarıda görülen ağaç resmi, elli yaşlarında bir erkek deneğe aittir.
Ağacın toprağın altında kalması gereken, görünmeyen bölümleri, yani kökleri
tümüyle belirlenmiştir. Görüldüğü gibi
bu kökler son derece güçlüdür ve kuvvetle
derinliklere doğru uzanmışlardır. Öyle ki kâğıdın derinliği tümüyle
kullanılmış bulunmaktadır. Bu, duygu ve
düşüncelerinde içgüdülerinin etkisi görülen, ancak bunların davranışlara
yansıyışı sağlıklı ve tutarlı olan bir kişi karşısında bulunduğumuzu ortaya
koyar.
Ağacın gövdesi son derece güçlü ve
bütünlüğünü
korur biçimde yapılandırılmış. Daha ilk bakışta dayanıklı ve sağlam olduğu izlenimi
bırakıyor. Bu gövdenin, merkezden geçen
dikey çizginin solunda yer alması, onun
geçmişe bağlılığını, içedönüklüğünü gösteren bir kanıt olarak önümüzde
duruyor. Karakter yapısında çelişkilerden,
zayıflıklardan söz edilemez. Bununla
birlikte duygusal bazı sorunları olduğu-da kuşkusuz.
Dallara baktığımızda, bunların yükselirken
sağa doğru
eğim kazandığını fark ediyoruz. Anlıyoruz ki bu adam kendine bazı amaçlar arıyor. İleriye yönelik bazı
etkinliklerde bulunmak istiyor. Bununla birlikte, ağaçta yaprak, meyve gibi öğelerin bulunmaması, deneğin bu istek ve
amaçlarında pek de umutlu olmadığı inancını yaratıyor. Çünkü ağaç, genel görünümüyle bir «Kış ağacı» olarak
yapılandırılmıştır. Bu yorumumuzu, resim sahibinin yapma aşamasında olduğu gelişimin, nesnel düzeyden çok düşünsel düzeyde olduğu yönünde geliştirmemizi nedenliyor.
Yani denek iç dünyasında, nesneye
yönelik etkilerden: kurtulup
düşünsel etkinliklerde bulunmayı amaçlıyor. Alttaki örnekte ise, genç bir kadının yapılandırdığı ağacı
izliyoruz.
kâğıdın ortasından geçen dikey çizginin
solunda yer almaktadır. Sağ tarafta kalan yalnızca dal ve yaprakların bir
bölümüdür. Bu da gösteriyor ki, genç kadın içedönük bir kişiliğe sahiptir.
Anılarına, geçmişine çok bağlıdır. Ağacın kökleri gösterilmemiştir. Ağaç
gövdesinin altında yer alan bir iki ince çizgi yalnızca toprakla olan
bağlantıyı sağlayabilmektedir. Bu özellik deneğin içgüdülerine, duygularına
fazla önem vermediğine; duygularının, içgüdülerinin etkisine kapılmaktan
korktuğuna kanıt sayılabilir. Buna karşın, ağacın üst bölümüne, dallara,
yapraklara ve meyvelere ağırlık verilmiştir. Gövdenin ve köklerin ihmal
edilmişliği karşısında üst bölüm geniş, yüksek ve ayrıntılı çizilmiştir. Bu
bir «yaz ağacıdır.» Yaprakları gür, meyveleri bol, verimli... Anlaşılıyor ki
genç kadın, duygularına göstermediği önemi, düşüncelerine, fikir yaşamına
vermektedir. Meyvelerin bolluğu, yararlı olma istemini, gelecekte başarılı
olma, isteklerini gerçekleştirme eğilimini yansıtmaktadır. Ağacın, gövdenin
ortalarından sağa doğru bükülüşü bu yargımıza güç katmaktadır.
Ağaç testi, daha çok çocuklara
uygulandığında başarılı, iç dünyayı yansıtıcı olan bir testtir. Yapılan resmin,
klişeleşmiş, basmakalıp olmayan, düşünülmeden yapılmış bir ağaç olması, yansıtıcı olma değerini
kazandırmaktadır.
Buna karşın, bir yere bakılarak yapılan gerçekçi ağaç resimleri,
belirli bir örneği kopya ederek yapılandırılan ağaç resimleri, resmi yapanın
kişiliğini yansıtıcı olamazlar. İstenilen, ağaç resminin her hangi bir
objeyi örnek almadan, içten gelen eğilimle yapılmasıdır.
Deneğin çizdiği ağaç resmi, sayfanın sol yarısında yer almaktadır
Bu onun ailesine ve annesine güçlü bağlarla bağlı oluşunun belirtisidir.
Gövdenin ortaya yakın yerden sağa doğru hafifçe eğilmiş olması, onun gerçekle,
yeni olgularla ve gelecekle bağıntılar kurma istem ve eğiliminde olduğunu
yansıtmaktadır.
Ağacın gövdesinin başlangıcı biraz geniş yapılmıştır. Bu
kavrama ve anlamada yavaşlığı, öğrenme konusunda bazı güçlüklerin bulunduğunu
vurgular. Zekâları fazla gelişmemiş çocuklarda da bu durum kendini gösterir.
Ancak yedi yaşına kadarki çocuklarda görülmesi olağandır.
Ağacın gövde çizgileri küçük küçük çizgi parçalarından
oluşturulmuş, tek ve bütün değil. Bu, deneğin aşırı duyarlı, çabuk alınan ve
gücenen bir kişi olduğunu belirtir.
Ağacın gövdesini oluşturan çizgilerin bir diğerine paralel
yükselmesi, yaramazlık, haylazlık, söz dinlememe gibi eğitsel güçlüklerin
denekte görülmediğini, aksine, uslu ve itaatli olduğunu gösterir. Bu
çizgilerde görülen kopukluklar onun bir kayba uğradığını, istemediği halde
kendi için değerli olan bazı şeylerini yitirdiğini, bu yitirişin acı duymasına
neden olduğunu açığa çıkartmaktadır. Ancak çocuk bu çektiği acılara göğüs
germeğe ve katlanmaya çalışmaktadır. Bunu çizgilerin özelliği anlatmaktadır.
Gövdeyi oluşturan çizgiler ince, dallarda ise,
kâğıda aşırı bir bastırma ile kalın olarak çizilmişlerdir.
Dallardan, kiminin ucu sivri bir biçimle bitmektedir. Bu da çocuğun, gerek ailesine ve gerekse aile dışındaki çevresine karşı çıkma, yerme eğilimi içine girebileceğini belirtmektedir. Dalların bu sivriliğinin olumlu karşılanması gerekir. Çünkü çocuk kendini ezen (Ağacın üst bölümünün basıklığı) olayı yenmeye, kendini savunmaya, eski yaşamına ulaşmaya çaba harcamaktadır.
Dallardan, kiminin ucu sivri bir biçimle bitmektedir. Bu da çocuğun, gerek ailesine ve gerekse aile dışındaki çevresine karşı çıkma, yerme eğilimi içine girebileceğini belirtmektedir. Dalların bu sivriliğinin olumlu karşılanması gerekir. Çünkü çocuk kendini ezen (Ağacın üst bölümünün basıklığı) olayı yenmeye, kendini savunmaya, eski yaşamına ulaşmaya çaba harcamaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder