4 Ekim 2015 Pazar

Çocuk Eğitiminde Ödül ve Övgü




 


Anne-babaların çocuklarını eğitirken, onlara yeni davranış kazandırırken ve de istediklerini yaptırırken kullandıkları yöntemlerden biri de ödüldür. Ödül her ne kadar cezadan daha masum gibi görünse de, doğru kullanılmadığında en az ceza kadar çocuklara zarar verebilmektedir. Bu nedenle her ebeveyn ve eğitimci, çocukların davranışlarınayön verirken ödül ve övgünün nasıl kullanılacağını öğrenmek durumundadır.
Ödül Neden Zarar Verir?
Öncelikle sürekli ödül alan çocuklar zaman içerisinde ödüle o kadar çok alışırlar ki, ödül alamadıklarında kendilerini kötü hissederler. Ödül onlar için hayatın vazgeçilmezi olur. Bir nevi çocukta ödüle karşı bağımlılık, ödülsüzlüğe karşı ise tahammülsüzlük gelişir. Ödüle alışan bir çocuk bu ödülleri devam ettirebilmek için zamanla kural dışı yollara bile başvurabilir. Sınavda kopya çekebilir, yapmadıklarını yapmış gibi anlatabilir. Bu çocuklar, gelecek hayatlarında sürekli onaylanma ihtiyacı hissedebilirler.
İkinci olarak ödül, çocuğu olumlu davranışa değil, ödülün kendine yöneltir. Çocuk herhangi bir davranışı, yapılması iyi ve doğru olduğu için değil ödül için yapar. Yani ödül, iyi davranışın kendisini ikinci plana atar. Kitap okuduğunda, kendisine ödül verileceği söylenen çocuğun ilgisi ödülde olur, kitap okumak ise ödüle ulaşmak için bir araç olur ve ikinci planda kalır. Bu şekilde çocuğun kitap okumaya karşı iç motivasyonu da söndürülmüş olur ve kitap sadece dış motivasyonla okunacak bir nesne halini alır.
Bazen ödül, problemlerin gerçek nedenleri ile yüzleÅŸmeyi de güçleÅŸtirir. KardeÅŸine ÅŸiddet uygulayan bir çocuÄŸa,“EÄŸer ÅŸiddet uygulamazsan sana ödül vereceÄŸiz.”dendiÄŸinde çocuk, kardeÅŸine vurmaz ama “Bu çocuk kardeÅŸini neden dövüyor?” sorusunun cevabı da bulunmaz. Yani ödül, sorunların gerçek nedenlerini örtücü bir faktör olabilir.
Övgü/ödülün diÄŸer zararı ise çocukların geliÅŸmesi için gerekli olan risk alma olasılığını düşürmesidir. Dweck ve arkadaÅŸları bir araÅŸtırmada dört yüzden fazla beÅŸinci sınıf öğrencilerine akademik bir test yapmışlardır. Sınavdan aynı sonucu alan öğrencilerin yarısı çabasından dolayı övülmüş veonlara “Çok çalışmış olmalısın”, diÄŸer yarısı ise zekasından dolayı övülmüş ve onlara “Çok zeki olmalısın” denmiÅŸtir. Sonrasında bu iki gruba kolay ya da zor yeni bir testten hangisine girmek isteyecekleri sorulmuÅŸtur. “Çok zekisin” denilen çocukların çoÄŸu kolay testi seçmiÅŸ, “Çok çalışmış olmalısın” denilen çocukların % 90’ı ise zor testi seçmiÅŸtir.Yani “Zekisin” diye övülen çocuklar, övgüyü kaybetmemek adına yeni riskler almaktan kaçınmışlardır.
Ödülün/Övgünün Doğru Kullanımı Nasıldır?
Övgü/ödül doğru kullanılmadığında çocuğa yukarıda bahsedilen zararları vermektedir. Bu nedenle övgü/ödül doğru ve yerinde kullanılmalıdır. Ödül/övgünün doğru kullanımı şöyledir:
Ä°lk olarak ödül/övgü davranıştan önce söylenmemeli, davranıştan sonra verilmelidir. Bir çocuÄŸa “DiÅŸlerini fırçalarsan sana ÅŸunu veririm.” demek doÄŸru deÄŸildir. Çünkü bu ÅŸekilde ödül önceden beyan edilmiÅŸ olur ve çocuÄŸa zarar verir. Bunun yerine çocuÄŸun diÅŸlerini fırçaladığı anlar yakalanıp sonrasında ödüllendirildiÄŸinde bu ödül motive edici olur. Aynı ÅŸekilde çocuÄŸun kardeÅŸi ile iyi geçindiÄŸi anlar yakalanıp ara ara takdir edilirse bu ödül çocuÄŸu motive eder. Ancak “KardeÅŸinle iyi geçinirsen yarın parka gideceÄŸiz.” denildiÄŸinde bu ödül zarar verici olacaktır.
İkincisi, davranıştan sonra verilen ödül, her doğru davranıştan sonra verilmemelidir. Örneğin her diş fırçalamanın ardından küçük sürprizler vermek doğru değildir. Bazı diş fırçalama sonralarında, rastgele bir seçim yaparak ödüllendirmek daha doğrudur. Çocuğun kardeşi ile iyi geçindiği tüm anlar değil, bazı anlar rastgele ödüllendirilmelidir.
Üçüncüsü, övgü genelde çocuÄŸun kiÅŸiliÄŸine deÄŸil performansına yönlendirilmelidir. “Harikasın, çok iyisin, zekisin” demek yerine “Bu resim harika olmuÅŸ”, “Odanı çok iyi toplamışsın”, “Bu davranışın çok zekiceydi” demek arasında fark vardır. Ä°lk cümleler çocuÄŸun kiÅŸiliÄŸine vurgu yaparken ikinci cümleler yaptığı iÅŸe, çabasına vurgu yapmaktadır. YoÄŸun ÅŸekilde kiÅŸiliÄŸe yapılan övgüler narsizme kadar gidebilmektedir. Bu nedenle çocuÄŸun kiÅŸiliÄŸini övmek yerine çabasını övmek gerekir.
Çocuk yaptığı bir çalışmayı deÄŸerlendirmeniz için size getirdiÄŸinde, kendi övgünüzü sunmadan önce, çocuÄŸun düşüncesini almak daha doÄŸrudur. “Anne-baba, resmim nasıl olmuÅŸ?” diyen çocuÄŸunuza “Çok güzel olmuÅŸ” demeden önce “Sen bu konuda ne düşünüyorsun?” diyerek çocuÄŸun içsel süreçlerini harekete geçirmek faydalıdır. ÇocuÄŸun kendi düşüncesi alındıktan sonra,ebeveynler kendi fikirlerini söyleyebilirler.
Yine resim örneÄŸinden devam edecek olursak, övgüyü genel olarak deÄŸil de detaylandırılmış yapmak çocuÄŸun övülen alandaki becerilerini geliÅŸtirir. “Anne-baba, resmim nasıl olmuÅŸ?” diyen çocuÄŸunuza “Çok güzel olmuÅŸ.” demek yerine “Burada renkleri çok iyi kullanmışsın.”Ya da “Simetri, tonlama, kağıt kullanımın çok baÅŸarılı.” gibi detayı övgüler vermek çocukların neyi daha güzel yaptıklarını fark etmelerini ve geliÅŸtirmelerini saÄŸlayacaktır.
Özetle, ödül/övgü çocuk eğitiminde kullanılan bir yöntemdir ama doğru kullanılmadığında ya da çok sık kullanıldığında çocuklara zarar verebilmektedir. Aileler ve eğitimciler ödül/övgüyü bilinçli şekilde kullandıklarında, çocuklarda olumlu davranış değişiklikleri görmek daha kolay olacaktır.
Kaynaklar
  • Bolat, Ö. (2009, 1 Ekim).Övgü/ödül alan çocuklar neden baÅŸarısız oluyor? www.hurriyet.com.tr
  • Lehrer, J. (2013). Karar Anı. Ä°stanbul: BoÄŸaziçi Ãœniversitesi Yayınevi
  • Mueller, C. M.,&Dweck, C. S. (1998). Praiseforintelligence can underminechildren’smotivationandperformance. Journal of personalityandsocialpsychology75(1), 33.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder