16 Mart 2016 Çarşamba

Patatesi buzdolabında saklayanlar dikkat!

Patatesi nerede saklıyorsunuz? Buzdolabında mı yoksa kilerde mi? Cevabınız buzdolabıysa bu haberi mutlaka okuyun...

İngiltere'de kamu sağlığını korumakla görevlendirilen Foods Standards Agency (Yiyecek Standartları Ajansı), patatesin kesinlikle soğutulmaması gerektiğini söylüyor. 

The Mirror gazetesinin ajansın internet sitesinden aktardığı bilgiye göre; buzdolabına konmaması gereken en kritik yiyecek patates.

Çünkü buzdolabında saklandığında, patatesin içindeki nişasta şekere dönüşüyor. Pişirildiğinde ya da kızartıldığında şeker, aminoasit asparajin ile birleşerek, çok zararlı olduğu düşünülen ‘akrilamid’ kimyasalı üretiyor.  

‘Akrilamid’, kâğıt, boya ve plastik üretiminde kullanılıyor. Yiyecek paketlerinde ve hatta yiyeceklerde bile izlerine rastlamak mümkün... 

Basit bir internet araştırmasıyla ‘akrilamid’in kanserle bağlantısı ortaya çıkıyor. cancer.gov adlı internet sitesine göre; kemirgenler üzerinde yapılan çalışmalar, ‘akrilamid’in, birkaç kanser çeşidi için risk teşkil ettiğini ortaya koyuyor.
Bu durumda dondurulmuş ve paketlenmiş kızartmaya hazır pazteslerin tamamı bu tehlikeyi taşıyor. Çocuklarınıza Hamburger patates menüleri yedirirken bu uyarıyı dikkate almanızı öneririm.

Uzmanlar patates, mısır cipsi, kraker, ekmek gibi fırınlanmış ürünlerde ortaya çıkan akrilamid tehlikesine karşı uyardı.

Patates ve mısır cipsleri, kraker, bisküviler, kahvaltılık gevrekler, fırınlanmış ürünler, ekmek, kavrulmuş kahve sevenler dikkat. 

Yüksek nişasta içeren gıdaların kızartılması ya da fırınlanması sırasındaki kimyasal reaksiyonla ortaya çıkan ''akrilamid'' başta pankreas kanser riskini 2 kat artırmanın yanı sıra çok sayıda sağlık problemine neden oluyor. 

Bu maddenin etkisinden kurtulmak için yapılacak tek şey ise az tüketmek.

Gıdadaki bu gizli tehlikeyle ilgili uyarı Pamukkale Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Şevki Arslan'dan geldi.

AKRİLAMİD NEDİR?

Akrilamidin genler ve sinirler üzerinde toksik etki yaratarak kanserojen olarak kabul edildiğini kaydeden Arslan şöyle devam etti:
''Akrilamid, birçok endüstride sıklıkla kullanılan, nörotoksik (sinirler üzerindeki toksik etki), reprodüktif toksik (üreme üzerindeki toksik etki) ve karsinojenik (kansere neden olan etkenler) bir kimyasaldır. Akrilamid polimeri su arıtma işlemlerinde, kağıt üretiminde, organik kimyasalların üretiminde, biyokimya, moleküler biyoloji ve biyoteknoloji gibi birçok araştırma laboratuvarlarında protein ayırma tekniklerinden biri olan elektroforez işleminde kullanılmaktadır. Tüm bunların yanı sıra, sigara dumanının da bileşenlerinden biridir.''
Arslan, gıda maddelerinde kızartma ve fırınlama sonucunda meydana gelen akrilamidin gözle görülemeyeceğine dikkati çeken Arslan, varlığının sıvı ve gaz kromotografisi gibi yöntemlerle belirlenebildiğini dile getirdi.
NE YAPMAK GEREKİYOR?

Pankreas kanser riskini 2 kat artırma, ataksi (kas hareketlerindeki düzensizlik), iskelet kası güçsüzlükleri ve hissizlikleriyle karakterize edilen nörotoksik problemlere neden olma gibi çok sayıda zararı tespit edilen bu kimyasala karşı ne yapmak gerekiyor.

Tüketicilerin fırınlanmış ürünleri satın alırken bazı noktalara dikkat etmeleri gerektiğine dikkati çeken Arslan, ''Basit bir şekilde tüketicilerin bu maddeyi yoğun bir şekilde içeren gıdaları daha az tüketmeleri faydalı olacaktır. Türkiye'deki durum hakkında bir bilgim yok ama yurtdışında akrilamidin oluşmasının engellenmesi için çeşitli yöntemler kullanılıyor. Bu yöntemlerle hazırlanan gıdaların tüketilmesi de akrilamide maruziyetin azaltılması açısından faydalı olacaktır'' dedi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder