ORTA DÜZEYDE ZİHİNSEL
ÖĞRENME YETERSİZLİĞİ
TANIM:
Zeka bölümü 45-75 arasında tespit
edilen zihinsel yetersizliktir.
NEDENLER:
Doğum öncesi
Hamilelik
döneminde annenin geçirdiği bulaşıcı hastalıklar, kullandığı ilaçlar, kazalar
ve zehirlenmeler, röntgen çektirme, yetersiz beslenme,
Akraba
evliliği, kromozom bozuklukları, kan uyuşmazlığı,
Doğuştan
metabolik bozukluklar.
Doğum sırasında
Doğum
sırasında bebeğin oksijensiz kalması,
Doğum
sırasında bebeğe bulaşan enfeksiyonlar,
Zor
doğum nedeniyle kullanılan bazı araçların (vakum, forseps vb.) bebeğe zarar
vermesi,
Erken
ya da geç doğum.
Doğumdan sonra
Çocuğun
geçirdiği ateşli hastalıklar (kızamık, menenjit vb.)
Beyin hasarına yol açan kazalar,
zehirlenmeler,
Çocuğun beyin gelişimini etkileyecek
yapısal bozukluklar ve hormonal düzensizlikler,
Ayrıca
çocuğun yetersiz beslenmesi, uyarıcı eksikliği, ev ortamının çocuğun oynaması
ve çevreyi keşfetmesi için uygun olmaması da hafif derecede zihinsel engele
neden olabilmektedir.
ÖZELLİKLER :
A-
Zihinsel Gelişim Özellikleri
Zeka ile başarı arasında kuvvetli bir ilişki
bulunduğu için, bu çocuklar yaşıtlarından daha başarısız olabilir.
Başarısızlık
daha çok okuma-yazmada, okuduğunu anlamada, temel aritmetik becerileri
kazanmada ortaya çıkmaktadır.
Akademik
kavramları geç ve güç öğrenirler, dikkatleri dağınık ve kısa sürelidir. Devamlı
izleme, teşvik ve değişiklik isterler.
İlgileri
kısa sürelidir.
Soyut
kavramları anlamada güçlük çektikleri için zaman kavramını ve aritmetik
kavramları algılama çok geç ve güç gelişir .
Genelleme yapmakta zorlanır, kazandıkları
bilgileri ilişkilere göre gruplamada güçlük çekerler.
Bellekleri
zayıftır, gördükleri duydukları şeyleri çabuk unuturlar, bu nedenle sık sık
konuları tekrar etmek gerekir.
Uzak
gelecekle pek ilgilenmezler.
Görsel ve işitsel algıları zayıftır.
Duygu
ve düşüncelerini açık ve net ifade edemezler.
İki
şey arasındaki benzerlik ve ayrılığı kolay ayıramazlar. Tasarım ve çağrışım
yetersizdir. Dördüncü sınıfa doğru algılama yetenekleri artar.
Olayları
anlatma ve tartışma yetenekleri takvim yaşının altındadır.
Eşyaları
genellikle tanırlar, eşyaları sınıflandırmada ve yararlarına ait kısa
açıklamalar yapmada başarılı olurlar .
Resim
açıklamalarında genellikle eşyaları isimlendirir ve hareketleri anlatabilirler.
Çizdikleri resimlerde detaya önem vermezler.
B- Psikomotor Gelişim Özellikleri:
Kol
bacak kasları gelişmiştir, bazı çocuklar vücut hareketlerini (yürüme, koşma,
merdiven çıkma v.b) normal yaşıtları ile aynı zamanda, bazıları ise
yaşıtlarından biraz daha gecikmeli olarak yapabilirler .
Yürüyüş,
sıçrama, atlama hareketlerini yapmada kolaylık görülür. Belirli uzaklığa topu
fırlatma ve yakalama gibi el ve kol kaslarının kontrolüne yarayan düzenli
denemeleri çoğu kez başarabilirler.
Devamlı
ve daha fazla dikkat harcayarak kalem fırça ve tebeşir kullanma becerisi
kazanırlar. El becerilerine karşı ilgi artar. Makasla kağıt kesmekten, çekiç ve
testere gibi aletlerle iş yapmaktan hoşlanırlar, ama yaptıkları işler
genellikle kabaca işlerdir.
Bir
kısmı bakmadan yazabilecek hale gelebilir. Okumayı tam olarak öğrenebilenlerin
sayısı ise daha da azdır.
Fiziksel
gelişimleri (boy-kilo) ise yaşıtlarının gelişimi ile bir tutarlılık gösterir.
C- Dil ve Konuşma Gelişim
Özellikleri :
Konuşmayı
yaşıtlarının geçtiği aynı basamaklardan geçerek öğrenir ve geliştirirler, ancak
bu basamaklardan geçiş hızları yavaştır. Bu nedenle dil ve konuşma
becerilerinde gecikme ve ilk basamaklarda takılma gibi durumlara sıklıkla
rastlanmaktadır.
Bu
çocuklarda her tür konuşma ve dil bozukluklarına rastlamak mümkündür.
Sekiz yaşlarında kelime dağarcıkları normal çocuklarınkinin %25-35’i kadardır.
Alıcı
ve ifade edici dil gelişimi zayıflıklarına rastlanmaktadır. Çoğunlukla
ilköğretime konuşma ve dil becerilerini zayıf da olsa kazanmış olarak başlamaktadırlar.
D- Sosyal ve Kişilik Gelişimi
Özellikleri:
Genellikle
kendilerinden yaşça küçük çocuklarla iletişim kurarlar.
Duygu
ve düşüncelerini açıkça ifade edemezler, güvendikleri bir kişinin teşvik ve
onayını beklerler.
Yakın
çevresindekilerle kolay dostluk kuramazlar. Kurdukları dostlukları uzun süre
devam ettiremezler.
Sosyal
ilişkilerinde grupta daima başkalarına bağımlı olma eğilimindedirler. Grup
etkinliklerinde bir lidere tabii olmayı isterler, sorumluluk almaktan
çekinirler. Genellikle grupta lider olmazlar.
Oyun
ve toplum kurallarına uymakta zorluk çekerler. Kuralları güç oyunlara ve sosyal
faaliyetlere katılmazlar.
Sosyal
durumlara uymada zorluk çekerler ve uyum sağlayacak uygun çözüm yolları
bulamazlar.
Sosyal
faaliyetlere karşı ilgileri azdır .Çok az sayıda sosyal faaliyetlere
katılırlar.
Sosyal
ilişkilerinde kendilerini grupta kabul ettirecek becerileri azdır.
ÖNERİLER :
Özbakım Becerileri
Özbakım
becerileri (tuvalet eğitimi, temizlik ve yeme alışkanlığı v.b) doğuştan
getirilmeyen öğrenilerek kazanılan davranışlardır. Bu çocuklar tuvalet
eğitimlerini belki yaşıtlarından geç kazanacaklardır ama temizlik ve
yemek alışkanlıklarını kendi yaşıtları ile aynı zamanda kazanabilirler.
Özbakım
becerilerinin gelişmesi çocukların evde ne öğrendiklerine ve onlardan ne
istendiğine bağlıdır. Bu çocukların çoğu, muhtemelen bir çok yönleri ile
yaşıtlarına benzeyeceklerdir.
Eğer
bir çocuğun küçük kas motor gelişimleri tam olarak gelişmemişse düğmelerini
iliklemede, sert yiyecekleri ısırmada, fermuarını ve kemerini sıkıca kapamada
zorluk çekebilirler. Bu nedenle sınıf içinde ve bireysel olarak çocuğa nasıl
yapacağını öğretmek, her öğrenme becerisini (örn:düğme ilikleme ) en ince
ayrıntısına kadar alt basamaklarına ayırmak ve bu basamakları sırasına göre
takip etmek, çocuk bir beceriyi tamamen kazanmadan diğer beceri kazandırma
çalışmalarına geçmemek, öğrenilen beceri basamaklarını geriye dönerek
pekiştirmek gerekmektedir. (Bu çocuklar elbiselerini giymekten çok çıkarma
işlemini yapmakta daha başarılıdırlar.)
Eğitilebilir
zeka engelli çocuklarda sofra kurallarını yaşıtları gibi kazanabilirler,
bu becerilerin gecikmiş olması aile ortamından kaynaklı olabilir. Bu nedenle
beslenme saatlerinin özbakım beceri gelişimlerini destekleyici ve öğretici bir
biçimde eğitim programlarında özellikle 1.2.3. sınıflarda yoğun olarak yer
verilmeli, sınıfta bulunan yardımcı annelerden de beslenme saatinde özbakım
beceri gelişimlerini desteklemede yardım alınmalıdır.
Tuvalet
eğitimini kazanmada yaşıtlarına nazaran gecikme görülebilmektedir. Fakat bu
konuda ailenin nasıl bir eğitim yöntemi uyguladığı da çok önemlidir. Eğer
çocuklar altlarının kuru kalmasını daha iyi olduğunu öğrenmişlerse sözler ya da
işaretlerle tuvalete gitmeyi isteyeceklerdir. Bununla beraber giysilerini
çıkarma, temizlik alışkanlığı, gibi konularda yardıma ihtiyaç duyacaklardır.
Bunun için özel eğitimde fırsat eğitimi denen her yerde ve her ortamda eğitim
verme kuralı tuvalet eğitiminde de işler hale getirebilir.
Kendini Gerçekleştirme:
Akademik
etkinliklerde yavaş olabilirler ancak yinede kendi yeteneklerini ve
yetersizliklerini anlayabilecek düzeye gelebilirler.
İlköğretim
okullarında, normal yaşıtlarıyla aynı sınıflarda kaynaştırma programına
alınabilirler.
İlköğretim
okullarının bünyesinde açılan benzer özellikteki çocuklardan oluşan özel eğitim
sınıflarına yerleştirilebilirler.
Bu
iki uygulamaya destekleyici olarak özel eğitim merkezlerinin eğitim ve
öğretiminden yararlanabilirler.
Engel
durumu bebeklik döneminde farkına varıldığı takdirde, zihin, dil ve sosyal
gelişimde kritik bir öneme sahip olan 0-3 yaş arasında bol uyarıcı, ilgi ve
sosyal etkileşimle ilerleme kaydedilmesi mümkündür.
Bu
çocuklara, normal çocuklara uygulanan eğitim programının hafifletilmiş ve
işleniş süresi daha kısaltılmış özel eğitim programları uygulanmalıdır.
Eğitilebilir zeka engeli olan çocukların bilişsel gelişim alanları dikkate
alınarak özel eğitim uzmanı, çocuk gelişim uzmanı ve sınıf öğretmeni tarafından
sınıf ve bireysel eğitim programları hazırlanmalı, bu program uygulanırken
uzmanlarla iş birliği halinde olunmalı, her zaman bireysel çalışmalara
yer vermelidir. Çünkü bu çocuklar akademik becerileri grup eğitiminden ziyade
bireysel eğitim yolu ile daha çabuk kazanmaktadırlar. Konulara ve ünitelere
uygun eğitim materyalleri, drama materyalleri, atölye materyalleri
hazırlanmalı, bu hazırlık sırasında somut kavramlardan yararlanmalıdır. Ayrıca
sınıf öğretmenlerinin sınıftaki çocukları çok iyi tanıması, pratik ve uygun
çözüm yollarını üretebilmesi gerekmektedir.
İlköğretim
ders programında önemli olan bu çocukların dil gelişimlerini yaşıtları düzeyine
ulaştırabilmektir. Bu nedenle özel eğitim uzmanları, çocuk gelişim uzmanları ve
konuşma uzmanlarının çocuğa özel, dil ve konuşma beceri gelişim programlarını ders
programlarına yaymaları ve sınıf öğretmeni tarafından da bu programların sınıf
içinde uygulanması gerekmektedir.
Eğer
çocuğun tanısı konmuş bir dil ve konuşma bozukluğu varsa uzmanlar tarafından bu
çocuklara bire bir özel eğitim vermeli, sınıf içinde ders öğretmeni çocuğu
takip etmelidir.
Bu
çocukların yaşıtlarından çok büyük farkları olmasa da büyük ve küçük kas
gelişimlerini artırıcı egzersizlerin okul ortamında (Fizik Tedavi Uzmanı, Çocuk
Gelişimi Uzmanı, Özel Eğitim Uzmanı yardımı ile) gerçekleştirilmesi
gerekmektedir. Bu destek sayesinde çocuklar el ve ayak kaslarını ders ve
serbest zaman etkinliklerinde nasıl kullanabileceklerini bilir ve bu konuda
zorlanmazlar.
Sosyal
Beceriler :
Toplum
içinde nasıl davranmaları gerektiğini öğrenebilirler.
Nezaket ve görgü kurallarına uymada zorluk çekerler. Çoğu
sosyal yaşantılardan yoksun olan bu çocuklar için kuralları basitleştirmek ve
onları sosyal deneyimlere sokmak gelişimlerini hızlandırabilir.
Bu
çocukların sosyal bir varlık olarak gelişmesi için daha sık ve daha çeşitli
yaşantılar geçirmeleri gerekir (örn: her konu ile ilgili geziler düzenlenmeli
,sinema ve tiyatroya gidilmeli, yaşıtları ile işlevsel kaynaştırma almaları
v.b) Bu çocukların sosyal yaşantılarını sınırlamak değil artırmak, eğitsel faaliyet
çalışmalarına önem vermek gerekir. Bu nedenle sosyal gelişimlerinin ve kişilik
gelişimlerini artırıcı eğitim programlarına yer verilmesi ve uygulanması
gerekmektedir.
Akademik
becerilerin yanı sıra, telefon kullanma, bir formu doldurma, alışverişte para
hesabının yapılması gibi yaşama ait becerilerin geliştirilmesine önem
verilmelidir.
Ekonomik
Bağımsızlık:
Bir
işin gerektirdiği becerileri öğrenebilirler ve iyi çalışma alışkanlıkları
kazanabilirler. Bir işte çalışmaları kişisel yeterliliklerini sağlamak
için gereklidir. Bu nedenle iş eğitimi programları ilköğretimden sonra dikkate
alınmalı, ailenin, eğitimcinin ve gencin ortak kararıyla bir iş eğitimi
programı ve iş tercihi yapılmalıdır.
ÖZEL EĞİTİM
Özel eğitim,
özel eğitim gerektiren bireylerin, eğitim ve sosyal gereksinimlerini karşılamak
için özel olarak yetiştirilmiş personel, geliştirilmiş eğitim programları ve
yöntemleri ile özel eğitim gerektiren bireylerin bireysel yeteneklerine dayalı,
gelişim özelliklerine uygun ortamlarda sürdürülen eğitimdir.
Özel eğitim gerektiren birey, çeşitli nedenlerle, bireysel özellikleri ve
eğitim yeterlilikleri açısından akranlarından beklenen düzeyden anlamlı
farklılık gösteren bireydir.
ÖZEL EĞİTİMİN TEMEL İLKELERİ
Türk millî
eğitimini düzenleyen genel esaslar doğrultusunda özel eğitimle ilgili temel
ilkeler şunlardır:
a. Özel eğitim gerektiren tüm bireyler; ilgi, istek, yeterlilik ve
yetenekleri doğrultusunda ve ölçüsünde özel eğitim hizmetlerinden
yararlandırılır.
b. Özel eğitime erken başlamak esastır.
c. Özel eğitim hizmetleri, özel eğitim gerektiren bireyleri, sosyal ve
fiziksel çevrelerinden mümkün olduğu kadar ayırmadan plânlanır ve yürütülür.
d. Özel eğitim gerektiren bireylerin, eğitsel performansları dikkate
alınarak, amaç, içerik ve öğretim süreçlerinde uyarlamalar yapılarak, diğer
bireylerle birlikte eğitilmelerine öncelik verilir.
e. Özel eğitim gerektiren bireylerin, her tür ve kademedeki
eğitimlerinin kesintisiz sürdürülebilmesi için her türlü rehabilitasyonlarını
sağlayacak kurum ve kuruluşlarla iş birliği yapılır.
f. Özel eğitim gerektiren bireyler için, bireyselleştirilmiş eğitim
plânı geliştirilmesi ve eğitim programlarının bireyselleştirilerek uygulanması
esastır.
g. Ailelerin, özel eğitim sürecinin her boyutuna aktif katılmalarının
sağlanması esastır.
h. Özel eğitim politikalarının geliştirilmesinde, özel eğitim gerektiren
bireylerin örgütlerinin görüşlerine önem verilir.
ı. Özel eğitim hizmetleri, özel eğitim gerektiren bireylerin, toplumla
etkileşim ve karşılıklı uyum sağlama sürecini kapsayacak şekilde plânlanır.
ORTA DÜZEYDE ÖĞRENME YETERSİZLİĞİ (EĞİTİLEBİLİR) OLAN
ÇOCUKLARIN GENEL ÖZELLİKLERİ
Orta düzeyde zihinsel öğrenme yetersizliği; bireyin gecikmeli konuşma ve dil
gelişimi, sosyal, duygusal veya davranış problemleri ile temel okuma yazma ve
sayma becerileri kazanmasında ortaya çıkan gecikme durumudur.
Öğrenmenin gerçekleşmesinde geçirilen basamaklara bakıldığında, bu çocuklar ile
yaşıtları olan diğer çocukların farklı basamaklardan geçmediği görülmektedir.
Ancak, bu çocukların, bu basamaklardan geçmeleri daha yavaş olmaktadır. Ayrıca,
bu çocuklara karşı toplumun gösterdiği olumsuz tutum ve davranışlar ile
çocukların geçmişte yaşadıkları çeşitli başarısızlıklar onlarda kaygı,
başarısızlık beklentileri ve engellenme duygularını yoğun bir biçimde ortaya
çıkarmaktadır. Bu duygular ise çocukların akademik başarılarını olumsuz yönde
etkilemektedir.
Öğrenme süreci dikkate alındığında, orta düzeyde öğrenme yetersizliği olan
çocukların dikkat, bellekte tutma, hatırlama vb. konularda bazı eksikliklerinin
olduğu görülmektedir. Bu çocukların dikkatlerinin kısa süreli ve dağınık
olduğu, herhangi bir uyarana karşı dikkatlerini yoğunlaştırmada ya da
sürdürmede daha fazla deneme ve zamana ihtiyaç duydukları bilinmektedir.
Öğrenilen bilgilerin bellekte tutulmasında da bazı problemleri görülmektedir.
Özellikle kısa süreli bellekteki bilgileri uzun süreli belleğe aktarmada
zorluklarla karşılaşmaktadırlar.
Kısa süreli bellekteki bu zorlukların temelinde ise uygun öğrenme ya da
transfer yöntemlerini kullanmada gösterdikleri yetersizlikler yer almaktadır.
Yaşıtlarının kendiliğinden ya da gözleyerek öğrendikleri bu yöntemleri, bu
çocuklar, çoğu kez özel bir öğretimden geçmeden öğrenememektedirler.
Orta düzeyde
zihinsel öğrenme yetersizliği gösteren çocukların dil ve konuşmayı öğrenmeleri
ile diğer yaşıtlarının bu becerileri öğrenmeleri de aynı süreçlerden geçerek
gerçekleşmektedir. Ancak, bu çocukların bu süreçlerden geçiş hızları daha yavaş
olmaktadır. Bu nedenle dil ve konuşma gelişimlerinde gecikme ve ilk
basamaklarda takılma sıklıkla karşılaşılan durumlardır.
Orta düzeyde zihinsel öğrenme yetersizliği olan çocuklarda okuma yazma
becerilerini kazanmada gecikme durumu görülmektedir. Bu çocuklarda okuma
yetersizliği daha çok okuduklarını anlama boyutundadır. Bu çocukların
eğitimlerinde yeterli güdülenme sağlanarak, okuma becerilerinin öğretimine
ağırlık verilerek ve uygun öğretim yöntemleri kullanılarak başarılı
olabilecekleri görülmektedir.
Orta düzeyde zihinsel öğrenme yetersizliği gösteren çocukların, aritmetik
becerilerin çeşitli boyutlarında gösterdikleri başarılar da farklı olmaktadır.
Hesaplama becerisinde genellikle kendilerinden beklenene yakın bir başarı
göstermektedirler. Ancak, aynı başarıyı usa vurma da gösterdikleri söylenemez.
Bu durum, usa vurmanın okuma ve kavramaya bağlı olması ile aritmetik
öğretiminde yetersiz ya da uygun olmayan yöntemlerin kullanılmasıyla
açıklanabilir.
Sonuç olarak, orta düzeyde öğrenme yetersizliği bulunan çocukların eğitim
öğretimlerinde; onlara uygun öğretim yöntemlerinin seçilmesi, başarısızlık
duygusunu yaşamayacakları ya da en az yaşayacakları ortamların hazırlanması,
başarılı olma girişimlerinin desteklenmesi ve pekiştirilmesi, yeteneklerine
ilişkin güvenlerinin artırılması, güdülenmelerinin yeterli ölçüde sağlanması
gibi ögeler dikkate alınmalıdır. Böylece, bu çocukların gerçekte
başarabilecekleri düzeye ulaşmaları da sağlanmış olacaktır.
ÖĞRETİMDE KULLANILAN İŞLEM SÜREÇLERİ
Burada, öğretimde kullanılan işlem süreçlerinden “ipuçları” ve “şekil verme” ye
ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.
A. İpuçları
İpucu,
öğrenciye belli bir uyaranın varlığında doğru tepkide bulunmasını sağlamak
amacıyla nasıl davranacağı ve ne yapacağına ilişkin hatırlatmada bulunmadır.
İpuçları; sözel ipucu, işaret ipucu, model olma ve fiziksel yardımı içerir.
1. Sözel
İpucu: Öğrencinin
yapmasını istediğimiz şeyi, sözcüklerle ifade etmektir. Sözel ipucu, bireyler
kendilerine söyleneni anladıkları takdirde hareketleri yapmalarına yardım eden
kullanışlı bir yoldur. Ayrıca sözel ipucu, öğrenciye bir beceriyi
gerçekleştirmesi için en az yardım etme yoludur. Öğretimde sadece sözel
ipucunun kullanılması düşünülüyorsa, kullanılacak sözel ipuçlarının öğrenci
için anlamı olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. Öğrenci için bir
anlamı olmayan sözel ipuçları verip öğrencinin beceriyi gerçekleştirmesini
beklemek, öğrenciyi başarısız kılma anlamına gelmektedir. Bu nedenle pek çok
durumda sözel ipucu, fiziksel yardım ve model olma ipuçlarıyla birlikte kullanılarak
sözel ipuçlarının öğrenci için anlamlı hâle getirilmesi amaçlanmaktadır.
Öğretimde kullanılan sözel ipuçlarının öğrenciler başarılı oldukça geri
çekilmesi gerekmektedir.
2. İşaret
İpucu: Fiziksel
temas olmadan öğrencinin dikkatini bir şeye çekmek için yapılan hareketlerdir.
Bu hareketler; kol, el, baş gibi kaba hareketlerden, parmak, göz gibi ince
hareketlere doğru bir yol izler. İşaret ipucuyla birlikte sözel ipucu verilerek
öğrenciden ne yapması beklendiği ifade edilir. Öğretimde kullanılan işaret ipuçlarının,
öğrenci başarılı oldukça geri çekilmesi gerekmektedir.
3. Model
Olma: Bir kişinin
yaptığı hareketi gözleyerek ve taklit ederek yapma ve öğrenmedir. Beceri
öğretiminde model olma ipucunun kullanılabilmesi için öğrencinin taklit etme
becerisine sahip olması gerekmektedir. Ancak, taklit etme becerisi de
öğretilebilir bir beceridir. Bu nedenle taklit etme, model olmadan önce
öğrenilmelidir. Model olmada öğretmen, öğrencinin o davranışı hangi eliyle,
ayağıyla yapmasını bekliyorsa, kendisi de o elini ve ayağını kullanarak
beceriyi gerçekleştirmelidir. Bunu yaparken öğretmenin, öğrencinin kullandığı
eli tarafında ve hafifçe ona dönerek durması daha uygun olmaktadır. Öğretmen,
öğrencinin karşısına geçerek model olduğunda, öğrenci öğretmenin beceri basamağını
yaptığı eli ya da koluyla beceri basamağını yapmaya çalışmakta ve bu durum
karışıklık yaratabilmektedir.
Model olma ipucu da diğer ipuçlarında olduğu gibi geri çekilmelidir. Model
olma, sözel ipuçlarıyla birlikte kullanılır ve öğretim süreci içinde model
olmanın ipuçları sistematik olarak geri çekilerek öğrencinin sadece sözel
ipuçlarıyla hareketi yapması sağlanır. Model olma ipucu, hareketin tamamının
yapılıp açıklanması ve yönerge verilmesinden, hareketi başlatacakmış gibi bir
davranış yapılıp açıklanması ve yönerge verilmesine doğru küçük basamaklar
hâlinde geri çekilmelidir. Model olma ipucunun kaç basamakta geri çekileceği,
tamamıyla öğrenciye bağlıdır. Öğretmen, öğrencinin her beceri basamağında ne
kadar modele gereksinimi olduğunu saptamalıdır. Eğer model öğretmen dışında
başka birisi olacaksa bu kişinin, öğretimi yapılan çocuk tarafından kabul gören
bir kişi olmasına dikkat edilmelidir.
4. Fiziksel
Yardım: Bir kişiye;
el, kol, ayak vb.leriyle yapılan vücut harekelerini içeren etkinlikleri
öğretmek için uygulanan yardımdır. Fiziksel yardım, öğretmenin, öğrenciyle
birlikte bir beceri basamağının tamamını yapması ve ne yapıldığını
söylemesinden; beceri basamağını hiç yapmayıp ne yapılacağının söylenmesine
kadar değişen bir süreç içinde uygulanır. Fiziksel yardım uygulanırken sözel
ipucu da birlikte verilir. Öğrencinin beceri basamağını gerçekleştirmesini
sağlamak amacıyla uygulanan fiziksel yardım geri çekilerek öğrenci beceri
basamağını sözel ipuçlarıyla yapar hâle getirilir.
Fiziksel yardım uygulanırken, özellikle el ya da kol hareketlerine ipucu
verilirken, ipucu veren kişinin nerede durduğu önemlidir. Öğretmenin,
öğrencinin arkasına geçerek ve beceri basamağını öğrenciyle birlikte yaparak
fiziksel yardım uygulaması, karışıklığı önlemektedir. Fiziksel yardımın amacı,
öğrenciye beceri basamağını nasıl yapacağını hissettirmek, zamanla beceri
basamağını, sözel ipucuyla yapmasını sağlamaktır.
Fiziksel yardım uygulanırken ilk başta öğretmen, eliyle öğrencinin elinden ya
da kolundan sıkıca tutarak beceri basamağını yaptırır. Daha sonra öğretmen,
öğrencinin beceri basamağına katıldığını hissedince elindeki baskıyı
hafifletir. Öğrenci, beceri basamağını yapar hâle geldikçe öğretmenin eli;
öğrencinin bileğine, ön koluna, dirseğine ve omzuna doğru ilerler. Son olarak
öğrenci, güçlük hissettiğinde yardım etmek üzere elini, öğrencinin elinin
yakınında bulundurur.
Sözel, model olma ve fiziksel yardım ipuçları ile bunların her birinin kendi
içindeki basamaklarıyla ilgili ipuçları geri çekilirken öğrencinin özellikleri
dikkate alınmalı ve ipuçları sistematik bir şekilde çekilmelidir. Öğrenci
çalışılan basamakta başarısız olursa öğretmenin ipuçlarını hızlı çektiği
düşünülebilir. Bu durumda öğretmen, önceki basamakta kullanılan ipucuna geri
dönerek çalışmaya devam etmelidir.
B. Şekil Verme
Şekil verme, öğrenciye yeni bir davranışın kazandırılması, var olan
davranışlarının artırılması ya da gerçekleştirmesinde kullanılan temel
süreçlerden biridir. Şekil verme, bir davranışın ögelerinin birkaçının
pekiştirilmesini ve diğer ögelerinin pekiştirilmemesini ya da sönmesini içerir.
Başlangıçta, gösterilen davranışlardan hedef davranışa yakın olan başarılı
davranışlar pekiştirilirken, sonra bu davranışların pekiştirilmesine son
verilerek davranış çeşitlendirilir ve aralarından hedef davranışa yakın olan
davranışlar seçilip tekrar pekiştirilerek hedef davranışın oluşumu sağlanır.
Şekil verme sürecinde sadece hedef davranış değil, hedef davranışa ulaşmayı
sağlayan her tepki pekiştirilir. Böylece, öğrencilerden, davranışın son şeklini
beklemek yerine, öğrencinin gösterdiği küçük ilerlemeler pekiştirilerek
davranışa şekil verilir.
UYGUN OLMAYAN DAVRANIŞLARIN AZALTILMASI VE UYGUN OLAN
DAVRANIŞLARIN ARTIRILMASI
Uygun
Olmayan Davranışların Azaltılması
Öğrencilerde,
sıkça karşılaşılan ve eğitim süreci içinde değiştirilmesi ya da önlenmesi
gereken pek çok uygun olmayan davranış görülebilir. Bunların değiştirilmesi,
önlenmesi ya da yerine uygun davranışların kazandırılmasına yönelik çeşitli
yaklaşımlar vardır. Yaklaşımların farklı olmasına karşın öğrencilerde gözlenen
ve uygun olmayan bu davranışların değiştirilmesinde dikkat edilecek belli
noktalar vardır. Bunların başlıcaları aşağıdaki şekilde sıralanabilir:
1. Öğrencinin birden fazla uygun olmayan davranışı olabilir. Ancak bu
davranışların hepsiyle birden çalışmaya başlanmamalıdır. Öğrencinin öğretimini
en çok engelleyen ya da sonucunda fiziksel zarara yol açabilen bir davranışın
azaltılmasına öncelik verilmelidir.
2. Uygun olmayan davranışı azaltmaya yönelik uygulamaların ilk aşaması,
o davranışın ayrıntılı olarak gözlenmesi ve gözlem sonuçlarının
kaydedilmesidir. Davranışı gözlemenin en iyi yolu ise davranışın ortaya çıkma
sıklığını belirlemektir. Belirli zaman aralıklarında davranışın kaç kez, hangi
ortamlarda ortaya çıktığı gözlenerek sıklığı saptanır ve kaydedilir.
3. Uygun olmayan davranışı kısa süreli gözlemek, yeterince bilgi verici
olmayabilir. Bu nedenle davranışın gözlenmesi, belirlenen süre boyunca, üst
üste yapılmalıdır.
4. Belirlenecek yöntem, çocuğun ve davranışın özellikleri dikkate
alınarak tespit edilmelidir.
5. Belirlenen yöntem, tutarlı bir biçimde uygulanmalıdır.
6. Yöntem uygulanmaya başlandıktan sonra uygun olmayan davranışta artış
olabilir. Ancak daha sonra yavaş yavaş azalması beklenmelidir. Uygulama devam
ettirildiğinde uygun olmayan davranışın azalıp azalmadığı kaydedilerek kontrol
edilmelidir.
7. Uygun olmayan davranışın azaltılması ve yok edilmesinde uygulanan
yöntem hakkında aile, bilgilendirilmeli ve gereken iş birliği sağlanmalıdır.
Öğrencilerde gözlenen uygun olmayan davranışların azaltılmasında kullanılan çok
değişik yöntem ve teknikler vardır. Bunlardan en sık başvurulanlar; ayrımlı
pekiştirme, sönme, hoşa giden uyaranı çekme olarak sıralanabilir.
Ayrımlı
pekiştirme: Uygun
olmayan davranışların azaltılmasında kullanılan yollardan biridir. Bu
pekiştirme, uygun olmayan davranış yerine uygun davranışın olumlu
pekiştirilmesi biçiminde gerçekleştirilir. Örneğin, öğrencinin sınıfta söz
almadan konuşması, istenmeyen bir davranıştır. Bunun karşıtı olan ve öğrencinin
söz alarak konuşması davranışının pekiştirilmesi, söz almadan konuşmasının
görmezlikten gelinmesi, ayrımlı pekiştirmeye örnek verilebilir.
Sönme: Bir davranışın sürmesini sağlayan
pekiştirecin geri çekilmesidir. Sönme, uzun süreli ve sıkça ortaya çıkan
davranışların azaltılmasında veya tümüyle ortadan kaldırılmasında başvurulan
etkili bir yöntemdir.
Hoşa giden
uyaranı çekme: Hoşa giden
uyaranı çekme iki şekilde uygulanır:
1. Tepkinin bedeli:Uygun olmayan bir
davranışın gösterilmesine bağlı olarak bireyin daha önce edindiği pekiştirecin
geri alınmasıdır. Arkadaşının saçını çektiği için teneffüse çıkmama, tepkinin
bedeline örnek olarak verilebilir.
2. Mola:Uygun olmayan davranışı gösterdiğinde bireyin, pekiştireçlerin
bulunduğu ortamdan uzaklaştırılması ya da tüm pekiştireçlere bir süre ara
verilmesidir. Mola tekniği 1 ilâ 5 dakika arasında değişen sürelerle
uygulanmalıdır. Ancak uygun olmayan davranışın devam ettiği gözlenirse, bu süre
biraz daha artırılmalıdır.
Uygun Olan
Davranışların Artırılması
Bir davranışı izleyen ve o davranışın ileride gerçekleşme olasılığını artıran
duruma pekiştirme denir. Pekiştirme, olumlu ve olumsuz olmak üzere ikiye
ayrılır. Olumlu pekiştirme, bir davranışı izleyen durumda ortama bir uyaranın
eklenmesiyle o davranışın ileride yapılma olasılığının artmasıdır.
Arkadaşlarının eşyalarını izin alarak kullanma gibi olumlu bir davranış
gösteren öğrencinin bu davranışını, öğretmenin onaylaması ve onu
ödüllendirmesi, olumlu, pekiştirmeye örnek verilebilir. Olumsuz pekiştirme ise
bir davranışı izleyen durumda ortamdan bir itici uyaranın çekilmesiyle o
davranışın ileride yapılma olasılığının artmasıdır. Örneğin, özür dileyince
azarlanmaktan kurtulmak, özür dileme davranışında artışa yol açıyorsa, bu
durumda olumsuz pekiştirme söz konusudur.
Pekiştirmenin gerçekleştirilmesinde kullanılan pekiştireçleri de iki grupta
toplayabiliriz. Birincil pekiştireçler, biyolojik gereksinimleri karşılamaya yönelik
yiyecek, içecek gibi pekiştireçlerdir. İkincil pekiştireçleri, öğrenme
sonucunda pekiştirici özellik kazanmış pekiştireçlerdir.
İkincil
pekiştireçleri de nesnel pekiştireçler, etkinlik pekiştireçleri, sosyal
pekiştireçler ve sembol pekiştireçler olarak dört grupta toplayabiliriz:
Nesnel pekiştireçler; oyuncak, eşya, araç gibi, bireyin kullanabileceği somut
varlıklardır.
Etkinlik pekiştireçleri, bireyin sözel ya da bedensel bir uğraşıyı yerine
getirmesidir. Örneğin, sinemaya gitmek, oyun oynamak, kitap okumak vb.
Sosyal pekiştireçler; gülümseme, kucaklama, onaylama vb. uyaranlardır.
Sembol
pekiştireçler; kendi başlarına anlamı olmayan ancak, başka bir pekiştireçle
değiş tokuş edilebilen araçlardır. Örneğin, uygun davranışlar gösterdiğinde
öğrenciye yıldız, jeton vb. araçlar verilir. Öğrenci, bu araçlardan
belirtilen sayıda kazandığında karşılığı olan ödül verilir.
Etkili pekiştireç belirlemede aşağıdaki yollar izlenmelidir:
1. Öğrencinin hoşlandığı ve hoşlanmadığı olaylar ve nesnelerin öğrenciye
sorulması,
2. Öğrencinin hoşlandığı ve hoşlanmadığı olaylar ve nesnelerin neler
olduğuna yönelik aile bireylerinden bilgi alınması,
3. Öğrencinin, günün belli zamanlarında doğal ortamlarda gözlenmesi,
4. Öğrencinin, yapılandırılmış ortamlarda gözlenmesi.
Pekiştireç kullanırken dikkat edilecek noktalar:
Pekiştireçler kullanılırken hangi davranışların pekiştirildiği dikkatle
izlenmeli; anında pekiştireç sağlanmalı; nesnel, sosyal vb. pekiştireçler
yeğlenmeli, ilerlemeler pekiştirilmelidir. Yine pekiştireçler kolayca doyum
sağlamamalı; etkili bir pekiştirme tarifesine bağlı olarak sunulmalı; bireyin
özelliklerine uygun olmalı; pekiştireçler uygulamacı tarafından kolay ulaşılır
ve uygulanır olmalı; pekiştirecin nitelik ve niceliği, izlediği davranışın
önemine uygun olmalı ve çeşitlendirilmelidir.
ÖĞRETİM YÖNTEMLERİ
Özel eğitimde, genel eğitimde de kullanılan anlatım, soru-cevap, problem çözme,
rol oynama vb. yöntemlerin yanında, aşağıda açıklamaları verilen yöntemler de
kullanılmaktadır:
1. Açık Anlatım Yöntemi
Açık anlatım yöntemi “tümden gelim ya da doğrudan öğretim” olarak da
adlandırılmaktadır. Bu öğretim yöntemi, hem düzenli bir programı hem de
araçların kullanımında sistematik olmayı gerektirmektedir.
Açık anlatım yönteminde ayırt edici öğrenme sürecinden yararlanılmaktadır.
Bunun için öğretmen, öğreteceği kavramın ilişkili ve ilişkisiz niteliklerini
belirler. Daha sonra kavramın olumlu ve olumsuz örneklerini oluşturur.
Kavramın ilişkili nitelikleri kavramı tanımlar ve onun benzer örneklerini
oluşturur. İlişkisiz nitelikler ise kavramı tanımlamayan, ancak kavramın
yapısında var olan niteliklerdir. İlişkisiz nitelikler, kavramın örneklerinin
farklı olmasını sağlar. Örneğin, “kırmızı” kavramı için tek ilişkili nitelik
onun rengidir. Kırmızıyı temsil eden nesnenin şekli, malzemesi gibi nitelikler
ilişkisiz niteliklerdir.
Kavramın olumlu örnekleri, kavramı tanımlayan nitelikleri gösterir. Kavramın
olumsuz örnekleri ise kavramı tanımlamayan nitelikleri gösterir. Örneğin,
“kırmızı” kavramının olumlu örnekleri “kırmızı plâstik boncuk”, “kırmızı tahta
silindir”, “kırmızı el işi kâğıdı” dır. Kırmızı kavramının olumsuz örnekleri
ise, “sarı plâstik boncuk”, “yeşil tahta silindir”, “mavi el işi kâğıdı”dır.
Kavramın olumlu ve olumsuz örnekleri hazırlanırken örnek sayısının çok olmasına
ve ilişkisiz niteliklerin değişmesine dikkat edilmelidir. Daha sonra, öğrenciye
olumlu ve olumsuz örnekler sunulmalı, öğrencilerin doğru tepkileri
pekiştirilmeli, yanlış tepkiler görmezlikten gelinip tekrar sunu yapılmalıdır.
Böylece ayırt edici pekiştirmelere yer verilerek öğrenme gerçekleştirilmelidir.
Aşağıda, açık anlatım yöntemine göre oluşturulmuş “1 tane” kavramı ile ilgili
bildirim örneğine yer verilmiştir.
1. Aynı türde, aynı tipte, 4 farklı sayıdaki nesne kümesi arasından, “1
tane olanı göster.” denildiğinde, 1 tane olanı gösterir.
2. Aynı türde, aynı tipte, 4 farklı sayıdaki nesne kümesi resimleri
arasından, “1 tane olanı göster.” denildiğinde, 1 tane olanı gösterir.
3. Aynı türde, aynı tipte, 4 farklı sayıdaki nesne kümesi ve nesne
kümesi resmi arasından, 1 tane olan gösterilip “Bu kaç tane?” diye
sorulduğunda, 1 tane olduğunu söyler.
4. Farklı türde, 4 farklı sayıdaki nesne kümesi arasından, “1 tane olanı
göster.” denildiğinde, 1 tane olanı gösterir.
5. Farklı türde, 4 farklı sayıdaki nesne kümesi resimleri arasından, “1
tane olanı göster.” denildiğinde, 1 tane olanı gösterir.
6. Farklı türde, 4 farklı sayıdaki nesne kümesi ve nesne kümesi resmi
arasından, 1 tane olan gösterilip “Bu kaç tane?” diye sorulduğunda, 1 tane
olduğunu söyler.
2.
Basamaklandırılmış Yöntem
Bu yöntemin öğretim süreci “yap”, “göster”, “söyle” ve “yaz” basamaklarına
ilişkin etkinlikleri içermektedir. Yap, göster, söyle ve yaz basamaklarında
öğretmenin gerçekleştirdiği hareketin her biri öğrenci tarafından bir karşı
hareketi gerektirir. Öğrenciler, öğretmeni beceri yaparken görürler, beceriyi
açıklamasını dinlerler. Daha sonra öğrenciler beceriyi kendileri yaparlar,
gösterirler, ne yaptıklarını söylerler ve yazarlar. Basamaklandırılmış yöntemle
öğretim yapılırken öğrenciden; yaparak, göstererek, sözlü ve yazılı dil
kullanarak bir tepkide bulunması beklenmektedir. Öğrenci, doğru tepki
verdiğinde davranışı pekiştirilmekte, yanlış tepki verdiğinde öğretime geri
dönülmektedir.
Yap Basamağı: “Yap” basamağında öğretmen, gerçek
nesneleri kullanır ve öğrenci de cevaplarını gerçek nesneler kullanarak verir.
“Yap” basamağı, öğrencilerin birbirleriyle ve öğretmenle aralarında yakınlık
kurmalarına yardımcı olur. Öğrencinin gruba katılımını sağlamak için kullanılan
etkili bir öğretim yoludur. Bu basamak “yap-yap”, “yap-göster”, “yap-söyle”,
“yap-yaz” alt basamaklarından oluşmaktadır.
Göster
Basamağı: “Göster”
basamağında öğretmen, öğrenciye görsel bir uyaran verir ve öğrenciden doğru
tepki vermesi beklenir. Öğretmen, uyarıcıları öğrencinin görebileceği şekilde
sunar. Bu basamak “göster-yap”, “göster-göster”, “göster-söyle”, “göster-yaz”
alt basamaklarından oluşmaktadır.
Söyle
Basamağı: “Söyle”
basamağında öğretmen, öğrenciye sembolik uyaranı sözlü olarak verir ve
öğrenciden de doğru tepki vermesi beklenir. Bu basamak “söyle-yap”,
“söyle-göster”, “söyle-söyle”, “söyle-yaz” alt basamaklarından oluşmaktadır.
Yaz
Basamağı: “Yaz”
basamağında öğretmen, öğrenciye sembolik uyaranı yazılı olarak verir ve
öğrenciden de doğru tepki vermesi beklenir. Bu basamak “yaz-yap”, “yaz-göster”,
“yaz-söyle”, “yaz-yaz” alt basamaklarından oluşmaktadır.
Aşağıda
basamaklandırılmış yönteme göre oluşturulmuş toplama işlemiyle ilgili bildirim
örneğine yer verilmiştir.
1. Öğretmenin birinci kümeye ... tane, ikinci kümeye ... tane nesne
koyduğu ve söylediği kümelere bakarak, öğrenci, iki kümenin toplamı kadar nesne
alır.
2. Öğretmenin birinci kümeye ... tane, ikinci kümeye ... tane nesne
koyduğu ve söylediği kümelere bakarak, öğrenci, önündeki resimli kartlar
arasından iki nesne kümesinin toplamını ifade eden resim kartını gösterir.
3. Öğretmenin birinci kümeye ... tane, ikinci kümeye ... tane nesne
koyduğu ve söylediği kümelere bakarak, öğrenci, iki kümenin toplamının ...
olduğunu söyler.
4. Öğretmenin birinci kümeye ... tane,
ikinci kümeye ... tane nesne koyduğu ve söylediği kümelere bakarak, öğrenci,
iki kümedeki nesnelerin toplamını rakamla yazar.
5. Öğretmenin gösterdiği ve
söylediği,toplamları ... olan iki nesne kümesinin resimli kartına
bakarak,öğrenci, resimli karttaki nesne sayısı kadar gerçek nesne alır.
6. Öğretmenin gösterdiği ve
söylediği,toplamları ... olan iki nesne kümesinin resimli kartına bakarak,
öğrenci, önündeki resimli kartlar arasından, iki nesne kümesinin toplamını
ifade eden resim kartını gösterir.
7. Öğretmenin gösterdiği ve
söylediği,toplamları ... olan iki nesne kümesinin resimli kartına bakarak
öğrenci,iki kümenin toplamının ... olduğunu söyler.
8. Öğretmenin gösterdiği ve
söylediği,toplamları ... olan iki nesne kümesinin resimli kartına bakarak
öğrenci, iki kümenin toplamını rakamla yazar.
9. Öğretmenin söylediği (... daha ...
kaç eder?)toplama işleminin sonucu kadar gerçek nesne alır.
10. Öğretmenin söylediği (... daha ...
kaç eder?)toplama işleminin sonucunu önündeki resimli kartlar arasından
gösterir.
11. Öğretmenin söylediği (... daha ...
kaç eder?) toplama işleminin sonucunun ... olduğunu söyler.
12. Öğretmenin söylediği (... daha ...
kaç eder?) toplama işleminin sonucunu rakamla yazar.
13. Öğretmenin yazdığı toplama işlemine
bakarak, toplama işleminin sonucu kadar gerçek nesne alır.
14. Öğretmenin yazdığı toplama işlemine
bakarak öğrenci, önündeki resimli kartlar arasından, toplama işleminin sonucunu
ifade eden resim kartını gösterir
15. Öğretmenin yazdığı toplama işlemine
bakarak öğrenci, toplama işleminin sonucunun ... olduğunu söyler.
16. Öğretmenin yazdığı toplama işlemine
bakarak öğrenci, toplama işleminin sonucunu rakamla yazar.
Beceri
Öğretiminde
İleri zincirleme
yöntemi, tüm beceri yöntemi ve tersine zincirleme yöntemlerinin tümüne birden
“beceri öğretim yöntemleri” denilmektedir. Bunlar:
3. İleri Zincirleme Yöntemi
İleri zincirleme yöntemine göre öğretim yapabilmek için performans alımı öncesi
hazırlanan beceri analizinin ilk yapılandan son yapılana doğru düzenlenmesi
gerekir. Öğretim yapılırken ilk işlem basamağı (birinci temel beceri) üzerinde
durulup diğer işlem basamakları (diğer temel becerilerin) öğretimi yapılmaz.
Öğrenci, ilk işlem basamağını bağımsız olarak gerçekleştirdikten sonra ikinci
işlem basamağına geçilir. Farklı materyal beceriler yer aldığı için iş
eğitimiyle ilgili becerilerin öğretiminde daha çok ileri zincirleme yöntemi
kullanılır.
Aşağıda
ileri zincirleme yöntemine göre oluşturulmuş kıl testere ile tahta parçasını
kesme becerisi analizine yer verilmiştir.
1. Kesilecek tahta parçasını alır.
a. Tahta parçasını elleriyle karşılıklı iki kenarından tutar.
b. Tahta parçasını kaldırır.
2. Kesilecek tahta parçasını kesme
oyma sehpasına koyar.
a. Kesilecek tahta parçasını, başlama noktası üste gelecek şekilde
sehpanın
üzerine götürür.
b. Tahta parçasını sehpanın üzerine koyar.
3. Testereyi sapından tutar.
a. Testerenin sapını elinin baş ve diğer parmakları arasında kalacak
şekilde tutar.
b. Testereyi kaldırır.
c. Testerenin gövdesini koluna paralel olarak şekilde çevirir.
4. Testereyi tahtadaki başlama
noktasından hareket ettirir.
a. Testerenin kesen kısmını başlama noktasına dik gelecek şekilde koyar.
b. Diğer elini tahtanın üzerine bastırır.
c. Testereyi tahtadaki başlama noktasından yukarıdan aşağıya doğru
hareket
ettirir.
4. Tüm Beceri Yöntemi
Bu yöntemin kullanılabilmesi için de performans alımı öncesi hazırlanan beceri
analizinin, ileri zincirlemeye göre yapılması gerekir. Bu yöntemin uygulanması
sırasında becerinin bütün işlem basamakları için öğretim yapılır. Her öğretim
oturumunda beceri basamaklarındaki ipuçları yavaş yavaş çekilerek becerinin
tümü gerçekleştirilmeye çalışılır.
5. Tersine Zincirleme Yöntemi
Bu öğretim yönteminin kullanılabilmesi için performans alımı öncesinde
hazırlanan beceri analizinin, tersine zincirlemeye göre yapılması gerekir. Yani
beceri analizi son yapılandan ilk yapılana doğru düzenlenerek oluşturulmalıdır.
Öğretim yapılırken son işlem basamağı üzerinde durulur; diğer işlem
basamaklarının öğretimi yapılmaz. Öğrenci, son işlem basamağında bağımsızlığa
ulaşınca sondan bir önceki işlem basamağının öğretimine geçilir. Her oturumda
öğrencinin bağımsız gerçekleştirdiği basamakları da yaparak beceriyi
tamamlaması istenir.
Tersine zincirleme yöntemi her beceri için uygun olmayabilir. Özellikle giyinme
becerilerinde ve bazı meslekî becerilerde tersine zincirleme yönteminin diğer
yöntemlere göre daha etkili olduğu bilinmektedir. Bunun nedeni; öğrencinin
başlangıçta gerçekleştirmesini beklediğimiz becerinin oldukça az sayıda işlem
basamağını içermesi, kolaylıkla başarıya ulaşmasının mümkün olması ve diğer
basamakların öğretimi yapılırken bağımsızlığa ulaştığı işlem basamaklarını da
tekrarlamasıdır.
Aşağıda
tersine zincirleme yöntemine göre oluşturulmuş ceket giyme becerisi aşamalarına
yer verilmiştir.
1. Her iki kolu giydirilmiş ceketi
giyer.
2. Tek kolu giydirilmiş ceketi giyer.
3. Giyeceği şekilde tutulan ceketi
giyer.
4. Verilen ceketi giyer.
BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ EĞİTİM PROGRAMI
Bireyselleştirilmiş eğitim programı (BEP) öğrencinin performans düzeyi dikkate
alınarak hazırlanan öğretim materyalidir. BEP geliştirmenin ögeleri; bilginin
toplanması, karar verme, öğrencinin performans düzeyini belirlemeye yönelik
olarak gözlem, gelişim ve değerlendirme ölçütlerine göre öğrenci performans
düzeyinin belirlenmesi, performans düzeyine göre öğretim plânlarının
hazırlanması ve öğretimin değerlendirilmesi aşamalarından oluşmaktadır.
1. Bilgi
Toplama ve Karar Verme
Öğrencinin gereksinimi, bir diğer deyişle neler öğretileceğine karar vermek,
“bireyselleştirilmiş eğitim programı” hazırlamanın ilk basamağıdır. Öğrenci,
BEP geliştirme birimi tarafından bilgi toplama amacıyla değerlendirmeye alınır.
Bu değerlendirmeden sonra, öğrencilerden toplanan bilgiler doğrultusunda
belirlenen disiplin alanlarında bir sene boyunca sınıfta işlenecek ünitelere ve
konulara karar verilir. Daha sonra bu ünite ve konularla ilgili kaba
değerlendirme yapılarak alt konular belirlenir. Alt konular belirlendikten
sonra performans düzeyinin ayrıntılı değerlendirilmesine gidilir.
2.
Performans Düzeyi Belirleme ve Değerlendirme
Performans düzeyinin belirlenmesinde, ölçüt bağımlı ölçü aracı ve gözlem formu
kullanılır. Bu ölçü araçları aynı zamanda değerlendirmede de kullanılır.
a. Ölçüt bağımlı ölçü aracı hazırlama
Ölçüt bağımlı ölçü aracı hazırlamanın ilk aşaması, öğretimi yapılacak konuların
analizinin yapılmasıdır. Analizi yapılan konunun ölçüt bağımlı ölçü aracı
hazırlanır. Ölçüt bağımlı ölçü aracının uygulamasında önce performansı
belirlenecek konuya ilişkin ön koşul davranışların öğrenci tarafından kazanılıp
kazanılmadığının belirlenmesi gerekir. Eğer öğrenci bu ön koşul davranışları
kazanmışsa performans alımına geçilir. Kazanmamışsa öncelikle bu ön koşul
davranışlar kazandırılır ve daha sonra performans alımına geçilir. Örneğin
“Resim-İş” dersinde yer alan “Sulu boya ile boyama yapar.” amacının
gerçekleşmesi için öncelikle öğrencinin önüne konan araçlar içerisinden sulu
boya, fırça, kâğıt nesneleri ve kullandığı elinin baş ve işaret parmağını
göstermesi istenir. Öğrenci, bu ön koşul davranışları gerçekleştiriyorsa
performans alımına geçilir.
Beceri ve
kavramla ilgili konuların analizleri ve bunların dışında kalan diğer
konuların analizleri, birbirinden farklı biçimde yapılır.
Beceri analizi, bir beceriyi alt basamaklarına ayırma işidir. Beceri analizi
yapılırken alt basamakların belirlenmesinde farklı yollar izlenebilir. Bunlar;
ele alınan becerinin doğrudan gerçekleştirilmesi, bellekten analiz edilmesi,
bir başkasının gözlenmesi ve uzmana danışılmasıdır. Bu yollardan herhangi biri
tercih edilerek o beceriyle ilgili basamaklar sıralanmalıdır. Ancak, bellekten
sıralama, basamak atlama olasılığı nedeniyle fazlaca tercih edilmemelidir.
Beceri analizi, ileri ve tersine zincirlemeye göre yapılabilmektedir. Daha önce
de belirtildiği gibi, ileri zincirlemede analizi yapılan becerinin basamakları
önce yapılandan sonra yapılana doğru; tersine zincirlemede ise analizi yapılan
becerilerin basamakları, son yapılandan önce yapılana doğru sıralanmaktadır.
Beceri analizi, basamakları
uygun bir sırada ifade etmektir. Öğretmen için beceri analizi oldukça
önemlidir. Çünkü beceri analizi öğretimi kolaylaştırır ve her bir basamaktaki
ilerlemenin açık bir şekilde görülmesini sağlar.
Programda yer alan beceriye yönelik amaçların işlem basamakları (temel
becerileri), daha küçük alt basamaklara ayrılabilir. Örneğin Bireysel ve Toplu
Etkinlikler dersinde yer alan “Ağzını yıkar.” amacının işlem basamakları;
1. Musluğu açar.
2. Ellerini sabunlar.
3. Ağzını sabunlar.
4. Ellerini durular.
5. Ağzını durular.
6. Musluğu kapatır.
şeklindedir.
Bu işlem basamaklarının her biri, daha küçük alt basamaklara ayrılarak beceri
analizi daha ayrıntılı hâle getirilebilir. Örneğin, aynı amaç;
1. Musluğu açar.
a. Musluğun başını, elinin baş ve diğer parmakları arasında kalacak
şekilde tutar.
b. Musluğun başını, açma yönünde çevirir.
2. Ellerini sabunlar.
a. Sabunu alır.
b. Sabunu diğer elinin avuç içine koyar.
c. Ellerini suyun altına tutar.
ç. Ellerini suyun altından çeker.
d. Boştaki elinin avuç içini sabunun üzerine koyar.
e. Ellerini ileri geri hareket ettirir.
f. Sabunu yerine koyar.
g. Ellerini birbirine sürterek sabunlar.
3. Ağzını sabunlar.
a. Elinin avuç içini ağzının üzerine koyar.
b. Elini, ağzının üzerinde yanlara doğru hareket ettirerek sabunlar.
4. Ellerini durular.
a. Ellerini suyun altına tutar.
b. Ellerini ileri geri hareket ettirerek durular.
5. Ağzını durular.
a. Avucuna su doldurur.
b. Avucundaki suyu ağzının üzerine götürür.
c. Elini, ağzının üzerinde, yanlara doğru hareket ettirerek durular.
6. Musluğu kapatır.
a. Musluğun başını, elinin baş ve diğer parmakları arasında kalacak şekilde
tutar.
b. Musluğun başını, kapama yönünde çevirir.
c. Elini musluktan çeker.
biçiminde
basamaklandırılabilir.
Kavram analizi, bir
kavramın ilişkili ve ilişkisiz niteliklerinin belirlenmesi işidir. Kavramın
ilişkili nitelikleri, kavramı tanımlar ve onun benzer örneklerini oluşturur.
İlişkisiz nitelikleri ise kavramı tanımlamayan ancak kavramın yapısında var
olan niteliklerdir. Örneğin, “kare” kavramı için tek ilişkili nitelik, onun
şeklinin kare olmasıdır. Kare şeklinde olan nesnenin rengi, büyüklüğü,
malzemesi gibi nitelikler ise ilişkisiz niteliklerdir. Analizi yapılacak
kavramın ilişkili ve ilişkisiz nitelikleri bu şekilde belirlendikten sonra
ilişkisiz nitelikler, kolaydan zora doğru sıraya konur. Yani nesnenin rengi,
büyüklüğü ve malzemesi sırayla değiştirilir. Çünkü ilişkisiz nitelikleri
zorlaştıkça kavramın öğrenilmesi de zorlaşmaktadır. Aynı büyüklükte, aynı
renkte ve aynı malzemeden nesneler arasından kare olanı göstermek; farklı
renkte, farklı büyüklükte ve farklı malzemeden olan nesneler arasından kare
olanı göstermek daha kolaydır.
Beceri ve kavramın dışında kalan diğer konuların analizinde, ele alınan konuyla ilgili kaynak
taraması yapılarak konunun ana hatları belirlenir. Bu belirlenen ana basamaklar
kendi içerisinde kolaydan zora doğru sıraya konur. Örneğin “Okulumuz ve Yakın
Çevremiz” ünitesinin analizi;
Okulumuz ve
Yakın Çevremiz
1. Okulun
Bölümleri
a. Sınıf
b. Öğretmenler odası
c. Spor salonu
ç. Müdür odası
d. Müdür yardımcısı odası
e. Tuvalet
f. Lâboratuvar
g. Kantin
2. Okulda
Bazı Bölümlerin İşlevleri
a. Spor salonunun işlevi
b. Atölyenin işlevi
c. Kantinin işlevi
ç. Lâboratuvarın işlevi
3. Okulda
Çalışanlar
a. Müdür
b. Müdür yardımcısı
c. Öğretmen
ç. Rehber öğretmen
d. Hemşire
e. Hizmetli
4. Okulda
Çalışanların Görevleri
a. Müdürün görevleri
b. Müdür yardımcısının görevleri
c. Öğretmenin görevleri
ç. Rehber öğretmenin görevleri
d. Hemşirenin görevleri
e. Hizmetlinin görevleri
Beceri,
kavram ve konu analizleri yapıldıktan sonra ölçüt bağımlı ölçü araçları
hazırlanmasına başlanabilir. Ölçüt bağımlı ölçü araçları “bildirimler”, “ölçüt”
ve “sorular” olmak üzere üç bölümden oluşur.
Beceriyle ilgili ölçüt bağımlı ölçü aracı hazırlanırken, analizi yapılan
becerinin her basamağı ölçü aracının “Bildirimler” bölümünü oluşturur. Kavramla
ilgili ölçüt bağımlı ölçü aracı hazırlanırken, analizi yapılan kavramın
basamakları, bildirimler şekline dönüştürülür. Aynı şekilde, kavram ve beceri
dışındaki diğer konularla ilgili ölçüt bağımlı ölçü aracı hazırlanırken de
analizi yapılan konunun alt basamakları, bildirimler şekline dönüştürülür.
Bildirimler oluşturulduktan sonra, ölçü aracının ölçütü belirlenir. Ölçüt,
bildirimin hangi düzeyde gerçekleştirileceğinin beklendiğini belirler.
Son aşama ise soruların hazırlanmasıdır. Bu aşamada, bildirimlerin
gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğini belirlemeye yönelik sorulara yer
verilir. Beceriyle ilgili ölçüt bağımlı ölçü aracındaki “Sorular” bölümünde;
“Bağımsız” “Sözel ipucu” “Model olma” ve “Fiziksel yardım” ifadeleri yer alır.
Bu ifadeler genel olarak “B”, “S.İ.”, “M.O.”, “F.Y.” sembolleriyle
gösterilebilir. Ayrıca beceriyle ilgili ölçüt bağımlı ölçü aracında
“Yönergeler” in yer aldığı sütuna da yer verilir. Kavramla ilgili ölçüt bağımlı
ölçü aracındaki sorular bölümünde ise bildirime uygun, ölçütü karşılayıcı
sorular bulunur.
Ölçüt bağımlı ölçü aracının uygulanmasında dikkat
edilmesi gereken hususlar:
Bir ölçüt
bağımlı ölçü aracının, öğrencinin performans düzeyini gerçek olarak
saptayabilmesi için, her bildirimle ilgili olarak kullanılan araç çeşitlerinin
birbirinden farklı olmasına özen gösterilmelidir. Beceri, kavram ya da ünitede
performans düzeyi alınırken, eğer yazılı bir ölçü aracı kullanılmıyorsa,
öğrencinin performans düzeyinin bire bir ortamda belirlenmesi gerekir. Bunun
nedeni, öğrencinin diğer öğrencileri model alarak tepkide bulunmasını
önlemektir. Bire bir ortam, sınıftaki dikkat problemleri ve olumsuz
davranışlara bağlı olarak hiç kimseyi göremeyeceği şekilde, sınıftan bir
paravanla ayrılmış bir bölme olabileceği gibi, ayrı bir oda şeklinde de
plânlanabilir.
Performans
alımına başlamadan önce, öğrenciye hangi konu üzerinde çalışılacağı genel
olarak açıklanmalıdır (renkle ilgili bir çalışma, vücudumuzla ilgili bir
çalışma vb.). Çalışma sırasında, öğrencinin uyması gereken kurallar
betimlenmeli, gerektiğinde bu kuralların dramatize edilmesi istenmeli, çalışma
sonunda ne yapacağı açıklanmalıdır. Çalışma sırasında tepkisini nasıl
göstereceği betimlenmeli ve gerekirse canlandırma yoluyla gösterilmelidir. Bu
kurallara uyduğu takdirde, “... kazanacaksın.” diyerek verilecek pekiştireç
betimlenmelidir. Küçük öğrenciler için pekiştireç, öğrenciye gösterilmeli ve
ortamdan kaldırılmalıdır.
Performans
alımında kullanılacak araçlar, çoğunlukla öğretmenin kullandığı eli tarafında,
masanın yanındaki daha alçak bir masada, sehpa ya da kutu içinde, bildirim
sıralarına uygun olarak yerleştirilmiş olmalıdır. Çalışmaya başlamadan önce,
araçlar öğrenciye gösterilmeli ve incelemesine fırsat verilmelidir.
Hazırlık
aşamasında, öğrencilerin tepkilerini işaretlemek üzere, üzerinde sorular, soru
örnekleri, öğrenci adı, tepkilerin işaretleneceği sütunlar ve sonuç sütununun
olduğu bir kayıt çizelgesi hazırlanmalıdır. Bu kayıt çizelgesi, öğrencinin
dikkatini dağıtmayacağı düşünülüyorsa, öğretmen, kullandığı eli tarafında
masanın köşesine yapıştırmalıdır. Çalışmaya başlamadan önce, bu kayıt
çizelgesinin ne için kullanıldığı açıklanmalıdır. Eğer öğrencinin dikkatini
dağıtacağı düşünülüyorsa, kayıt çizelgesi, öğretmenin kucağında ya da masanın, öğretmenin
kullandığı eli tarafındaki yan yüzünde bulundurulabilir.
Performans
alımı sırasında öğretmen, öğrencinin, masaya koyduğu araçlara teker teker
bakmasını sağlamak ve rastlantısal tepkileri önlemek için, soru yönergesini
vermeden önce, öğrencinin, ellerini masadan indirmesi gerektiğini söyler. Eğer
öğrenci soru sorulduktan sonra, birkaç saniye içerisinde tepki göstermemişse,
öğretmen, tekrar araçları inceleterek soru yönergesini yinelemelidir. Eğer
öğrenci yine tepki göstermezse, bu tepkisizlik yanlış olarak kaydedilir. Soru
sorulduktan sonra öğrenci önce doğru, sonra hemen yanlış cevap vermişse ya da
bunun tam tersini yapmışsa, öğretmen hiçbir şey söylemeden, masadaki araçları
toplamalı, öğrencinin oturuşunu tekrar düzenlemeli ve araçları dizip tekrar
bakmasını sağlayarak soru yönergesini tekrarlamalıdır.
Performans
alımı süresince, öğrencinin tüm tepkilerine öğretmenin tepkisiz kalması
gerekir. Ancak öğrenci, çalışma süresince uygun oturduğu, gösterilen araçlara
baktığı, araçları dizmeye ve toplamaya yardım ettiği için pekiştirilmelidir.
Bazı ölçüt
bağımlı ölçü araçlarında, özellikle söyleme düzeyiyle ilgili bildirimler, ondan
önce gelen bildirimler için ipucu niteliği taşıdığından, söylemeyle ilgili
bildirimler, göstermeyle ilgili bildirimlerden önce olacak şekilde sorulur.
Çalışma
tamamlandığında, öğrenciye, çalışma sırasında uyduğu kurallar betimlenerek
teşekkür edilmeli ve eğer bir pekiştireç verileceği söylendiyse verilmelidir.
Tüm
performans alımı süresince öğretmenin soru yönergelerini tutarlı bir şekilde
kullanması gerekir. Araçlara baktırırken ve soru yönergesini verirken
kullandığı ses tonu, öğrenciyi pekiştirirken kullandığı ses tonundan ayırt
edilmelidir. Öğretmen çalışmayı mümkün olduğunca zevkli hâle getirmek için
dinamik olmalı, her an gözleriyle öğrencinin gözlerini kontrol etmelidir.
Beceri ile İlgili Ölçüt Bağımlı Ölçü Aracı: Beceride performans düzeyini belirlemenin amacı,
öğrencinin becerinin her bir basamağını bağımsız olarak gerçekleştirip
gerçekleştiremediğini ya da hangi ipucu verildiğinde gerçekleştirdiğini
belirlemektir. Beceride performans düzeyi belirlerken öncelikle uygulamanın
yapılacağı ortam düzenlenir. Bunun için performans alımı sırasında ortam,
öğrenciyle bire bir çalışılabilecek şekilde düzenlenmelidir. Öğretmen
gerektiğinde model olabilmek için performans alımı sırasında öğrencinin yanında
durmalıdır ve öğretmenin önünde de aynı araç seti bulunmalıdır.
Daha sonra
öğrenciye beceriyle ilgili ana yönerge verilir. Öğrencinin bağımsız olarak
gerçekleştirdiği basamaklar, ölçüt bağımlı ölçü aracında, ilgili basamağın
karşısına, “bağımsız” olarak kaydedilir. Öğrenci bir beceri basamağını bağımsız
olarak yapamaz ya da hatalı yaparsa durdurulur ve öğrenciye o beceri
basamağıyla ilgili sözel ipucu verilir. Öğrenci sözel ipucu verildiğinde beceri
basamağını gerçekleştirirse, ölçüt bağımlı ölçü aracında, ilgili basamağın
karşısına, “sözel ipucu” olarak kaydedilir. Öğrenci, sözel ipucu verildiğinde
de beceri basamağını gerçekleştiremezse, öğretmen o beceri basamağını kendi
önündeki materyallerle açıklayarak yapar ve öğrenciden de yapmasını ister.
Öğrenci, öğretmen tarafından beceri basamağı açıklanarak gösterildiğinde,
beceri basamağını gerçekleştirirse, ölçüt bağımlı ölçü aracında, ilgili
basamağın karşısına, ”model olma” olarak kaydedilir. Öğrenci, öğretmen
tarafından model olunduğunda da beceri basamağını gerçekleştiremezse ölçüt
bağımlı ölçü aracında ilgili basamağın karşısına “fiziksel yardım” olarak
kaydedilir. Fiziksel yardım sütununun işaretlendiği basamak, daha sonraki
beceri basamaklarının ön koşulu niteliğindeyse, performans alımı durdurulur
ancak, fiziksel yardımın işaretlendiği basamak, daha sonraki beceri
basamaklarının ön koşulu niteliğinde değilse, bu basamak öğretmen tarafından
yapılır. Öğrencinin daha sonraki basamakları bağımsız olarak gerçekleştirmesine
olanak sağlamak amacıyla “Devam et.” denerek birkaç saniye beklenir. Eğer
öğrenci bu beceri basamağını yapamazsa ya da hatalı yaparsa, buraya kadar
açıklandığı şekilde ipuçları kullanılarak performans düzeyinin belirlenmesine
devam edilir.
Dersin
Adı
: Bireysel ve Toplu Etkinlik
Uygulayıcı
:
Uygulama
Tarihi :
AĞIZ YIKAMA BECERİSİ ÖLÇÜT BAĞIMLI ÖLÇÜ ARACI VE
PERFORMANS KAYITTABLOSU
BİLDİRİMLER
|
YÖNERGELER
|
ÖLÇÜT
|
Elif
|
Ali
|
Esra
|
|
Ana
yönerge: Ağzını yıka.
|
% 100
|
|
|
|
1. Musluğu
açar.
|
1. Musluğu
aç.
|
% 100
|
B.
|
B.
|
|
a. Musluğun başını, elinin baş ve
diğer parmakları arasında kalacak şekilde tutar.
|
a. Musluğun başını, elinin baş ve
diğer parmakları arasında kalacak şekilde tut.
|
|
|
|
M.O.
|
b. Musluğun başını, açma yönünde
çevirir.
|
b. Musluğun başını, açma yönünde
çevir.
|
|
|
|
M.O.
|
2. Elini
sabunlar.
|
2.
Ellerini sabunla.
|
% 100
|
|
B.
|
|
a. Sabunu eline alır.
|
a. Sabunu eline al.
|
|
B.
|
|
S.İ.
|
b. Sabunu, diğer elinin avuç içine
koyar.
|
b. Sabunu diğer elinin avuç içine
koy.
|
|
B.
|
|
S.İ.
|
c. Ellerini suyun altına tutar.
|
c. Ellerini suyun altına tut.
|
|
S.İ.
|
|
S.İ.
|
Ç. Ellerini suyun altından çeker.
|
ç. Ellerini suyun altından çek.
|
|
S.İ.
|
|
S.İ.
|
d. Boştaki elinin avuç içini sabunun
üzerine koyar.
|
d. Boştaki elinin avuç içini sabunun
üzerine
koy.
|
|
M.O.
|
|
M.O.
|
e. Ellerini ileri geri hareket
ettirir.
|
e. Ellerini ileri geri hareket ettir.
|
|
M.O.
|
|
M.O.
|
f. Sabunu yerine koyar.
|
f. Sabunu yerine koy.
|
|
S.İ.
|
|
S.İ.
|
g. Ellerini birbirine sürterek
sabunlar.
|
g. Ellerini birbirine sürterek
sabunla.
|
|
S.İ.
|
|
M.O.
|
3. Ağzını
sabunlar.
|
3. Ağzını
sabunla.
|
% 100
|
|
B.
|
|
a. Parmaklarını ,ağzının üzerine
koyar.
|
a. Parmaklarını, ağzının üzerine koy.
|
|
S.İ.
|
|
M.O.
|
b. Parmaklarını, ağzının üzerinde
yanlara doğru hareket ettirerek sabunlar.
|
b. Parmaklarını, ağzının üzerinde
yanlara doğru hareket ettirerek sabunla.
|
|
S.İ.
|
|
M.O.
|
4.
Ellerini durular.
|
4.
Ellerini durula.
|
% 100
|
B.
|
B.
|
|
a. Ellerini suyun altına tutar.
|
a. Ellerini suyun altına tut.
|
|
|
|
S.İ.
|
b. Ellerini birbirine sürterek
durular.
|
b. Ellerini birbirine sürterek
durula.
|
|
|
|
S.İ.
|
5. Ağzını
durular.
|
5. Ağzını
durula.
|
% 100
|
|
|
|
a. Avucuna su doldurur.
|
a. Avucuna su doldur.
|
|
M.O.
|
S.İ.
|
M.O.
|
b. Avucundaki suyu, ağzının üzerine
götürür.
|
b. Avucundaki suyu, ağzının üzerine
götür.
|
|
S.İ.
|
B.
|
M.O.
|
c. Elini, ağzının üzerinde yanlara
hareket ettirerek durular.
|
c. Elini, ağzının üzerinde yanlara
hareket ettirerek durula.
|
|
S.İ.
|
B.
|
M.O.
|
6. Musluğu
kapatır.
|
6. Musluğu
kapat.
|
% 100
|
B.
|
B.
|
|
a. Musluğun başını, elinin baş ve
diğer parmakları arasında kalacak şekilde tutar.
|
a. Musluğun başını, elinin baş ve
diğer parmakları arasında kalacak şekilde tut.
|
|
|
|
M.O.
|
b. Musluğun başını, kapama yönünde
çevirir.
|
b. Musluğun başını, kapama yönünde
çevir.
|
|
|
|
M.O.
|
c. Elini musluktan çeker.
|
c. Elini musluktan çek.
|
|
|
|
S.İ.
|
Kavram ile İlgili Ölçüt Bağımlı Ölçü Aracı: Kavram ile ilgili performans düzeyi belirlenirken
analizlerden yararlanılarak hazırlanan her bildirim için yer alan sorular,
öğrenciye sorularak doğru ve yanlış tepkiler, ilgili basamağın karşısına, kayıt
sütununda “+” veya “-” sembolleriyle kaydedilir.
Dersin
Adı
: Matematik
Uygulayıcı
:
Uygulama
Tarihi :
“KARE” KAVRAMI ÖLÇÜT BAĞIMLI ÖLÇÜ ARACI VE PERFORMANS
KAYIT
TABLOSU
BİLDİRİMLER
|
ÖLÇÜT
|
SORULAR
|
Elif
|
Ali
|
Esra
|
1. Dört farklı şekilde, aynı renk,
büyüklük ve malze-
mede, her
birinden birer tane geometrik şekil ara-
sından,
kare olanı gösterir.
|
3/4
|
1.
Önündeki şekillere bak, kare olanı göster.
a.
Çapı 2 cm kırmızı plâstik daire / Kenarları 2 cm kırmızı plâstik üçgen /
Kenarları 2 cm kırmızı plâstik kare / Kenarları 2-1 cm kırmızı plâstik
dikdörtgen.
b.
Kenarları 4 cm sarı kumaş üçgen / Çapı 4 cm sarı kumaş daire / Kenarları 4 cm
sarı kumaş daire / Kenarları 4 cm sarı kumaş kare / Kenarları 4-2 cm sarı
kumaş dikdörtgen.
c.
Kenarları 6 cm mavi karton kare / Kenarları 6 cm mavi karton üçgen / Çapı 6
cm mavi karton daire / Kenarları 6-3 cm mavi karton dikdörtgen.
ç. Kenarları 8 cm yeşil el işi kâğıdı üçgen / Kenarları 8 cm yeşil el
işi kâğıdı kare / Kenarları 8-4 cm yeşil el işi kâğıdı dikdörtgen / Çapı 8 cm
yeşil el işi kâğıdı daire.
|
+
+
-
+
|
+
-
-
-
|
-
-
+
-
|
|
|
Sonuç
|
+
|
-
|
-
|
2. Dört farklı şekilde, aynı renk,
büyüklük ve malze-
mede, her
birinden birer tane geometrik şekil resmi arasından, kare olanı gösterir.
|
3/4
|
2.
Önündeki resimlere bak, kare olanı göster.
a.
Çapı 2 cm kırmızı daire / Kenarları 2 cm kırmızı üçgen / Kenarları 2 cm
kırmızı kare / Kenarları 2-1 cm kırmızı dikdörtgen resimleri.
b.
Kenarları 4 cm sarı üçgen / Çapı 4 cm sarı daire / Kenarları 4 cm sarı kare /
Kenarları 4-2 cm sarı dikdörtgen resimleri.
c.
Kenarları 6 cm mavi kare / Kenarları 6 cm mavi üçgen / Çapı 6 cm mavi daire /
Kenarları 6-3 cm mavi dikdörtgen resimleri.
ç.
Kenarları 8 cm yeşil üçgen / Kenarları 8 cm yeşil kare / Kenarları 8-4 cm
yeşil dikdörtgen / Çapı 8 cm yeşil daire resimleri.
|
+
+
+
-
|
|
|
|
|
Sonuç
|
+
|
|
|
3. Dört farklı şekilde, aynı renk,
büyüklük ve malze-
mede, her
birinden birer tane geometrik şekil veya geometrik şekil resmi ara-
sından
“kare” olan gösterilip “Bu şeklin adı ne?” diye sorulduğunda, kare oldu-
ğunu
söyler.
|
3/4
|
3. (Kare
olan gösterilir.) Buna bak, bu şeklin adını söyle.
a.
Çapı 3 cm kırmızı plâstik daire / Kenarları 3 cm kırmızı plâstik kare /
Kenarları 3-1 cm kırmızı plâstik dikdörtgen / Kenarları 3 cm kırmızı plâstik
üçgen.
b.
Kenarları 5 cm sarı üçgen / Kenarları 5 cm sarı kare / Kenarları 5-2 cm sarı
dikdörtgen / Çapı 5 cm sarı daire resimleri.
c.
Kenarları 7 cm mavi karton kare / Kenarları 7-3 cm mavi karton dikdörtgen /
Kenarları 7 cm mavi karton üçgen / Çapı 7 cm mavi karton daire
ç.
Kenarları 8 cm yeşil kare / Kenarları 8 cm yeşil üçgen / Çapı 8 cm yeşil
daire / Kenarları 8-4 cm yeşil dikdörtgen resimleri.
|
+
+
+
-
|
|
|
|
|
Sonuç
|
+
|
|
|
4. Dört farklı şekilde, farklı renk,
büyüklük ve malze-
mede, her
birinden birer tane geometrik şekil ara-
sından
“Kare olanı göster?” denildiğinde, kare olanı gösterir.
|
3/4
|
4.
Önündeki şekillere bak, kare olanı göster.
a.
Çapı 2 cm kırmızı plâstik daire / Kenarları 4 cm sarı kumaş üçgen / Kenarları
8 cm mavi karton kare / Kenarları 6-3 cm yeşil el işi kâğıdı dikdörtgen.
b.
Kenarları 3 cm sarı plâstik üçgen / Kenarları 5 cm kırmızı kumaş kare /
Kenarları 4-2 cm yeşil el işi kâğıdı dikdörtgen / Çapı 8 cm mavi karton
daire.
c. Kenarları 9-4 cm mavi kumaş
dikdörtgen / Kenarları 8 cm kırmızı plâstik kare / Kenarları 3 cm sarı el işi
kâğıdı üçgen / Çapı 6 cm yeşil karton daire.
ç.
Kenarları 7 cm yeşil karton kare / Kenarları 7-3 cm mavi kumaş dikdörtgen /
Çapı 5 cm kırmızı plâstik daire / Kenarları 9 cm sarı el işi kâğıdı üçgen.
|
+
-
-
+
|
|
|
|
|
Sonuç
|
-
|
|
|
5. Dört farklı şekilde, farklı renk,
büyüklük ve malze-
mede, her
birinden birer tane geometrik şekil resmi arasından “Kare olanı göster.”
denildiğinde, kare olanı gösterir.
|
3/4
|
5.
Önündeki şekillere bak, kare olanı göster.
a. Çapı 4 cm kırmızı daire /
Kenarları 2 cm sarı üçgen / Kenarları 8 cm mavi kare / Kenarları 8-3 cm yeşil
dikdörtgen resimleri.
b. Kenarları 3 cm sarı üçgen /
Kenarları 5 cm kırmızı kare / Çapı 8 cm mavi daire / Kenarları 4-2 cm yeşil
dikdörtgen resimler.
c. Kenarları 9-4 cm mavi dikdörtgen /
Kenarları 8 cm kırmızı kare / Kenarları 3 cm sarı üçgen / Çapı 6 cm yeşil
daire resimleri.
ç. Kenarları 7 cm yeşil kare /
Kenarları 7-3 cm mavi dikdörtgen / Çapı 5 cm kırmızı daire / Kenarları 9 cm
sarı üçgen resimleri.
|
|
|
|
|
|
Sonuç
|
|
|
|
6. Dört farklı şekilde, farklı renk,
büyüklük ve malze-
mede, her
birinden birer tane geometrik şekil ve geometrik şekil resmi ara-
sından
“kare” olan gösterilip “Bu şeklin adı ne?” diye sorulduğunda, kare oldu-
ğunu söyler.
|
3/4
|
6. (Kare
olan gösterilir.) Buna bak, bu şeklin adını söyle.
a. Çapı 2 cm kırmızı plâstik daire /
Kenarları 4 cm sarı kumaş üçgen / Kenarları 8 cm mavi karton kare / Kenarları
6-3 cm yeşil el işi kâğıdı dikdörtgen.
b. Kenarları 7 cm yeşil kare /
Kenarları 7-3 cm mavi dikdörtgen / Çapı 5 cm kırmızı daire / Kenarları 9 cm
sarı üçgen resimleri.
c. Çapı 4 cm kırmızı karton daire /
Kenarları 4-2 cm yeşil kumaş dikdörtgen / Kenarları 6 cm sarı plâstik kare /
Kenarları 4 cm mavi el işi kâğıdı üçgen.
ç. Kenarları 7 cm mavi kare / Çapı 5
cm sarı daire / Kenarları 5-3 cm kırmızı dikdörtgen / Kenarları 5 cm yeşil
üçgen.
|
|
|
|
|
|
Sonuç
|
|
|
|
Beceri ve Kavram Dışındaki Diğer Konularla İlgili Ölçüt Bağımlı Ölçü Aracı: Konularla ilgili performans düzeyi
belirlenirken analizlerden yararlanılarak hazırlanan her bildirim için yer alan
sorular, öğrenciye sorularak doğru ve yanlış tepkiler, ilgili basamağın
karşısına, kayıt sütununda “+” veya “-” sembolleri ile kaydedilir.
Dersin
Adı
: Hayat Bilgisi
Uygulayıcı
:
Uygulama
Tarihi :
“OKULUMUZ VE YAKIN ÇEVREMİZ” ÜNİTESİ İLE
İLGİLİ ÖLÇÜT BAĞIMLI
ÖLÇÜ ARACI VE PERFORMANS KAYIT TABLOSU
BİLDİRİMLER
|
ÖLÇÜT
|
SORULAR
|
Elif
|
Ali
|
Esra
|
|
1. Okulun bölümleri için-
den,
istenilen bölümü gösterir.
|
6/8
|
1.Okul
Binasında
a. Müdür odasını göster.
b. Müdür yardımcısının odasını
göster.
c. Öğretmenler odasını göster.
ç. Sınıfları göster.
d. Kantini
göster.
e. Tuvaleti göster.
f. Spor salonunu göster.
g. Lâboratuvarı göster.
|
-
+
-
+
+
+
+
+
|
+
+
+
+
-
+
-
-
|
+
-
-
+
-
-
-
-
|
|
|
|
Sonuç
|
+
|
-
|
-
|
|
2.Okulun bölümlerini ifade eden
resimli kartlar içinden, istenen bölümü ifade eden resim kartını gösterir.
|
6/8
|
2.Resim
Kartlarında
a. Müdür
odasını göster.
b. Müdür
yardımcısının odasını göster.
c.
Öğretmenler odasını göster.
ç. Sınıfları
göster.
d. Kantini göster.
e. Tuvaleti göster.
f. Spor salonunu göster.
g. Lâboratuvarı göster.
|
-
+
-
+
+
+
+
+
|
+
+
+
+
-
-
-
-
|
+
-
-
+
-
-
+
+
|
|
|
|
Sonuç
|
+
|
-
|
-
|
|
3. Okulun bölümleri için-
den,
istenen bölümün adını söyler.
|
6/8
|
3.Okul
Binası gösterildiğinde
a. Burası neresi ?(Müdür odası)
b. Burası neresi ? ( Müdür yardımcısının
odası)
c. Burası neresi?
(Öğretmenler odası)
ç. Burası neresi ? (Sınıf)
d. Burası
neresi ? ( Kantin)
e. Burası neresi ? ( Tuvalet )
f. Burası neresi ? (Spor
salonu)
g. Burası neresi ? (Lâboratuvar)
|
-
+
-
+
+
+
+
+
|
+
+
+
+
-
-
-
-
|
+
-
-
+
-
-
+
+
|
|
|
|
Sonuç
|
+
|
-
|
-
|
|
4. Okulun bölümlerini ifade eden
resim kartları içinden, gösterilen bölü-
mün adını
söyler.
|
6/8
|
4.Resim
Kartı gösterildiğinde
a. Burası neresi ?(Müdür odası)
b. Burası neresi ? ( Müdür
yardımcısının odası)
c. Burası neresi?
(Öğretmenler odası)
ç. Burası neresi ? (Sınıf)
d. Burası
neresi ? ( Kantin)
e. Burası neresi ? ( Tuvalet )
f. Burası neresi ? (Spor
salonu)
g. Burası neresi ? (Lâboratuvar)
|
-
+
-
+
+
+
+
+
|
+
+
+
+
-
-
-
-
|
+
-
-
+
-
-
+
+
|
|
|
|
Sonuç
|
+
|
-
|
-
|
|
5.Okulun bölümlerinin; sınıf,
öğretmenler odası, spor salonu, lâbora-
tuvar,
müdür odası, müdür yardımcısı odası, tuvalet, kantin olduğunu söyler.
|
6/8
|
5.Okulun
bölümlerinin adını söyle.
a. Müdür
odası
b. Müdür
yardımcısı
c.
Öğretmenler odası
ç. Sınıf
d. Kantin
e. Tuvalet
f. Spor salonu
g. Lâboratuvar
|
-
+
-
+
+
+
+
|
+
+
+
+
-
-
-
-
|
+
-
-
+
-
-
+
+
|
|
|
Sonuç
|
|
-
|
-
|
b. Gözlem
formu hazırlama
Gözlem formu, uygulama ya da duyuşsal alandaki davranışların hangi düzeyde
gerçekleşip gerçekleşmediğini ölçmek amacıyla kullanılır. Öğrencinin söz konusu
davranışı ne ölçüde gerçekleştirdiği gözleniyorsa, ilgili davranışın karşısına
bir işaret konarak değerlendirilir. Gözlenecek davranışın türüne göre, farklı
formlar geliştirilerek kullanılabilir.
“Okul Kurallarına Uyar.” Amacına Yönelik Örnek Gözlem
Formu
Öğrencinin;
Adı
:
Soyadı
:
Öğrencide
Gözlenecek Davranışlar
|
DERECELER
|
||||
Her zaman
|
Sıklıkla
|
Bazen
|
Nadiren
|
Hiçbir zaman
|
|
1. Okula zamanında gelir mi?
|
|
|
|
|
|
2. Derse zamanında gelir mi?
|
|
|
|
|
|
3. Okul içinde koşar mı?
|
|
|
|
|
|
4. Sınıfa düzenli girip çıkar mı?
|
|
|
|
|
|
5. Okul eşyalarını korur mu?
|
|
|
|
|
|
6. Okul içinde bağırarak konuşur mu?
|
|
|
|
|
|
7. Musluk ve lâmbaları kullandıktan
sonra kapatır mı?
|
|
|
|
|
|
8. Okul çalışanlarının odalarına
gerektiği zaman girer mi?
|
|
|
|
|
|
9. Çöpleri çöp kutusuna atar mı?
|
|
|
|
|
|
10. Törenlerde “hazır ol”da durur mu?
|
|
|
|
|
|
11.Tuvaletleri temiz kullanır mı?
|
|
|
|
|
|
3. Öğretim
Plânları
Belirlenen amaçlara ulaşılmasında iyi bir plânlamanın önemi büyüktür.
Hazırlanacak plânlar, katı ve şekilci olmaktan çok, fazla ayrıntıya girmeyen ve
öz nitelikte olmalı, uygulayıcının çalışmalarını desteklemeli, ona serbestlik
ve güven vermelidir. Uygulayıcının eğitim-öğretim etkinliklerinde hazırlayacağı
çeşitli plânlar vardır. Bunlar; yıllık plân, ünite plânı ve günlük plânıdır.
Yıllık Plân
Yıllık plân, bir eğitim-öğretim yılı sonunda gerçekleşmesi beklenen amaçlardan
oluşmaktadır. Yıllık plân hazırlanırken formal ve informal bir değerlendirme
süreci içerisinde bütün öğrenciler değerlendirilmeli ve bu değerlendirme
sonucunda her bir öğrenci için uygun yıllık amaçlar belirlenmelidir. Bu
değerlendirmeler yapılırken, öğrenci velilerinin görüşleri, öğrenci
ihtiyaçları, öğrencinin gelişimsel özellikleri ile okul ve çevre koşulları
dikkate alınmalıdır.
Ünite Plânı
Ünite plânı, her öğrenci için oluşturulan yıllık amaçların ayrıntılı olarak ele
alınmasıdır. Ünite plânında; öğrenciye nelerin niçin öğretileceği, ne gibi
etkinliklere yer verileceği, hangi kaynaklardan yararlanılacağı, izlenecek
yöntem ve tekniklerle değerlendirme şekilleri yer almalıdır.
Program, sekiz yıllık bir bütünlük içerisinde ele alınmış olduğundan öğretmen,
ünitelerin seçimi ve süresi konusunda öğrenci performansını dikkate alarak bir
plânlama yapmalıdır.
Ünite plânlanmasıyla bireysel farklılıkların dikkate alınması sağlanır. Bu
plânlamayla öğrencilerin bireysel çalışmalarına fırsat verilir ve öğretmenin
etkili olarak rehberlikte bulunmasına olanak sağlanır. Öğretmenin rehberliğiyle
her öğrencinin, ilgi ve ihtiyaçları karşılanırken özel yetenekleri geliştirilir
ve öğrencinin her gelişimi için fırsat hazırlanır. Ayrıca ünite çalışmalarıyla
öğrencilerin günlük yaşamda karşılaşılan olayları ve bu olayların nedenlerini
anlamaları, bunun için gerekli bilgi ve becerileri kazanmalarına yönelik uygun
ortam yaratılır.
Günlük Plân
Günlük plân, ünite plânında yer alan amaçların kazandırılmasına yönelik
davranışların ele alındığı ve bir dersin nasıl işleneceğine ilişkin bütün açıklamaların
bulunduğu ayrıntılı bir plândır. Günlük plânda; dersin nerede ve nasıl
işleneceği, ders işlenirken yapılacak etkinliklerin neler olacağı, bu
etkinlikler yapılırken hangi materyallerin kullanılacağı, dersin hangi yöntem
ve tekniklerden yararlanılarak işleneceği, işlenen konunun daha önceki
konularla bağlantısının nasıl kurulacağı, konunun ne kadar sürede işleneceği,
ders sonunda yapılacak değerlendirmeye ne kadar süre ayrılacağı, bu
değerlendirmenin hangi ölçme araçları kullanılarak yapılacağı gibi hususlar
ayrıntılı olarak yer almalıdır.
EĞİTİM ORTAMLARININ DÜZENLENMESİ
Eğitim ortamı, öğrencinin etkileşimde bulunduğu ve öğretme- öğrenme
etkinliklerinin meydana geldiği çevredir. Psikolojik, sosyal ve fiziksel
boyutları olan bu çevrenin, eğitim etkinliklerine uygun olarak düzenlenmesi
gerekir. Eğitim ortamlarına ilişkin uygulamaların yeterli düzeyde bilinmesi ve
amaca uygun olarak düzenlenmesi, eğitim için en temel koşullardandır.
Eğitim ortamlarının hazırlanmasında öncelikle öğrencilerin sosyal uyumlarının
sağlanabilmesi ve problem davranışlarının değiştirilmesinde destek alınabilmesi
açısından; öğrencinin ailesi, okul personeli, okuldaki diğer öğrenciler ve
onların ailelerinin, bu öğrencilerin özellikleri hakkında bilgilendirilmesi
önem taşımaktadır.
Eğitim ortamlarının düzenlenmesinde en önemli etkenlerden biri de fiziksel
ortamın düzenlenmesidir. Bunun için, yapısal açıdan binaların iç ve dış
duvarları, kapıların kesişen kenarları, yuvarlak hatlı olmalıdır. Duvar
yüzeyleri pürüzsüz olmalı, geçişlerde sivri çıkıntılar bulunmamalıdır. Binanın
içi ve okulun bölümleri, yeni gelenlerin de yollarını rahatlıkla
bulabilecekleri şekilde tabelâlarla donatılmış olmalıdır. Bölümlerin yazıyla
ifadesi yanında, resimli ve şekilli tablolara da yer verilmelidir. Yerlerde,
kaymayan bir zemin malzemesi kullanılmalı; tuvalet, rampa vb. yerlerde tutunma
barları bulunmalıdır. Ayrıca sınıflarda, yerde yapılacak etkinliklerde veya
masada çalışılırken kullanılabilecek eşyalar bulunmalıdır. Sınıfların yeterli
ışık, ısı ve havayı alması sağlanmalı, gürültünün girmesini önleyecek
düzenlemeler yapılmalıdır.
Sınıflardaki araç gereçlerin düzenlenmesi de eğitim-öğretim amaçlarına hizmet
edecek şekilde olmalıdır. Yazı tahtaları ve panolar, yükseklik açısından
ayarlanabilir olmalıdır. Masa ve sıralar sabit olmamalı, bunların ve sınıfta
bulunabilecek diğer mobilyaların sivri köşeli olmamasına dikkat edilmelidir.
İhtiyaç duyulan özel cihazların kullanılabilmesi için sınıfta yeterli sayıda priz
olmalıdır. Sınıflar; öğrenci sayısına ek olarak birkaç kişinin daha
bulunabileceği büyüklükte olmalı, öğrencilerin kişisel eşyalarını
koruyabileceği dolapların da bulunduğu çok amaçlı bir dershane özelliği
taşımalıdır. Ayrıca ilköğretim okulları bünyesinde yer alan ve özel eğitim
gerektiren öğrencilerin bulunduğu sınıflar, diğer sınıfların arasına
dağıtılmalı ve bu tür sınıfların, giriş katında olmasına dikkat edilmelidir.
Konuların işlenişine uygun olarak işitsel ortamların düzenlenmesi, görsel
ortamların düzenlenmesi, üç boyutlu modeller, film, televizyon vb. araç
gereçlerden yararlanılması, konuların somuttan soyuta daha etkili bir şekilde
öğrenimi açısından önemlidir. Ayrıca öğretimin başlangıcında sınıfın fiziksel
ortamının sade olmasına, aşırı uyaran olmamasına,bireysel çalışma ortamlarının
düzenlenmesine, “ U “ biçiminde oturuş düzeni olmasına dikkat edilmelidir.
Öğrenciler ortama alıştıkça, konuların işleniş sırası da dikkate alınarak uygun
aktivitelerin sayısı ve kullanılacak materyaller artırılmalıdır. Sınıf ortamı
düzenlenirken öğrencilerin de görüşleri alınmalı, onların ortama ait olma
duygusunun geliştirilmesi ve değerli oldukları fikrinin hissettirilmesine özen
gösterilmelidir.
Eğitim ortamları düzenlenirken çevre koşulları da dikkate alınıp, öğrencilerin
günlük yaşam ve öz bakımla ilgili bazı becerileri kazanabilmesi için, uygulama
yapabilecekleri uygun ortamlar hazırlanmalıdır.
Konuların işlenişinde yeri geldikçe gezi, gözlem ve ziyaretlere yer verilmelidir.
Böylece, bir taraftan kazanılan bilgilerin kalıcı olması sağlanırken, diğer
taraftan öğrencilerin sosyal çevreyle bütünleşmeleri ve daha uyumlu davranışlar
kazanmaları da sağlanmış olur. Gezi ve ziyaretler yapılırken ailelerin
yardımları ve katkıları sağlanıp onların da eğitime katılımı
gerçekleştirilebilir.
AİLE EĞİTİMİ
Aile eğitimi, özel eğitim gerektiren bireylerin eğitiminde, sürekliliği olan
bir hizmettir. Bu hizmetlere ve özel eğitim sürecinin her boyutuna, ailelerin
aktif katılımını ve katkısını sağlayacak önlemler alınmalıdır.
Özel eğitime gereksinimi olan çocuklara verilecek eğitimin etkili ve başarılı
olması, ev ve okul gibi farklı iki ortamdaki yaklaşım ve davranışların tutarlı
olmasıyla yakından ilgilidir. Okulda uygulanan eğitim ilke ve yöntemlerinin ev
yaşantısıyla bağdaştırılması, eğitimcinin ana ve babadan; ana babanın da
eğitimciden yararlanması şeklinde kurulacak iş birliği, çocuğun eğitiminin
yalnız okulda değil, evinde ve diğer sosyal çevrelerinde de süreklilik kazanmasına
yardımcı olacaktır.
Çocuklarda kalıcı davranış değişikliklerinin oluşturulabilmesi için de
okul-aile iş birliğinin sağlanması ve geliştirilmesi gerekmektedir. Okul-aile
iş birliği, birçok yolla sağlanabilir. Bu yollardan biri de, ailelerin, eğitim
programlarına katılımlarının sağlanmasıdır. Bu katılım, çocuğu ve etkinlikleri
gözleme, etkinliklerde aktif rol alma, etkinliklere yardımcı olma şeklinde
olabilir. Ayrıca aileler, evde ya da okulda eğitim materyali hazırlayabilir,
meslekleriyle ilgili ya da yetenekleri olan bir konuda çocuklara etkinlik
yaptırarak da katılım sağlayabilirler.
Özel eğitime gereksinimi olan çocuğa sahip ana ve babalar ile diğer çocukların
ailelerinin bir araya getirilerek onların etkileşimlerini güçlendirmek ve
ebeveynlikle ilgili bilgilerini desteklemek amacıyla yapılacak çalışmalar da
okul-aile iş birliğini güçlendirecek yollardan biridir. Aileler, bireysel
görüşmeler, basılı materyaller ve kitle iletişim araçları kullanılarak da
desteklenebilir.
Sonuç olarak, özel eğitime gereksinimi olan çocukların eğitimine ailelerin
katılımını sağlayabilmek için, aile eğitim programı uygulamaları önem
taşımaktadır. Bu nedenle, aile eğitim programları, ailelerle birlikte
saptanarak belli aralıklarla her yıl yeniden geliştirilerek uygulanmalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder